Kutsal Aile Kefaret Tapınağı ve Bazilikası
İç mekan çok özel. Şimdiye kadar bulunduğum diğer kiliselerden çok farklı Oldukça aydınlık ve havadar. Gaudí kilisenn tasarımında doğadan ilham almış. Birçok çalışmasında yapraklar, sütunlar ağaçlar şeklinde, vb. görülebilir. Ben de ağaçları yakından inceledim. Bazı ağaçlar gerçekten inanılmaz derecede güzel.
Hangi türden ağaçlar olduğundan emin olamadım. Pencerelerden içeri giren ışığı ve ağaç motiflerini çok beğendim. Bu görüntü inanılmaz bir etki yaratıyor. Merkezde bazı sandalyeler dua etmeye gelenler için uyarı şeritleriyle ayrılmış. Sandalyelerde oturan insanların sessiz olmalarını sağlamak için de bir güvenlik görevlisi bulunmakta. Bir sorun yaşama olasılığına karşılık da çok sayıda genç size hemen yardımcı olmak için bekliyor olacak.
Yarım saat boyunca esnedim durdum, sonra asansöre gittim. Kilisenin dışına çıkmanız gereken bir bölüm varsa o da, "Birth and left Face" çıkışıdır. 10 dakika boyunca beklemek büyük bir iş gibi görünse de beklediğinize değecektir. Her cephade dört kule bulunmakta. Yukarıya sağdaki asansörden ulaşabilirsiniz ve sonra da spiral merdivenlere. İlk iki kuleyi birleştiren bir köprüyü geçin ve diğer iki spiral merdiven üzerinden inin. Bir yerden bir yere değişiklik gösterebilir ama bazı yerlerde balkon gibi yerler var ve manzarayı seyredip fotoğraf çekebilirsiniz. Bence bu gezinti ödediğiniz paraya da değecektir. Yani benim için değdi. Tİçerideki duvarlar tamamen karalama isimlerle bilgilerle, dolu. En azından boyanmamışlar ama. Ayrıca kilisede heryere yapıştırılmış sakızlar da büyük bir sorun haline gelmiş.
Dünyaya döndüğümde, karşımda bulduğum şey bilet ofisinin önünde oldukça uzun bir kuyruk oldu ama ben biletimi önceden internetten almıştım.. Tüm kötülükler beni bulmadı yani, bazı turist ailerler sırada bekleyip bilet almak için uğraşırken ben kilisenin karşısındaki McDonalds'ta kendime yemek servisi yapıyordum çünkü herkes gibi turist davranışlarında bulunmamalıydım.
Bilet aldığınızda bilmeniz gereken şey içeri gitmek istiyorsanız Naativity cephesinde bulunan ikiz kuleler, birinin yerine Passion Cephesinde bulunan ve bilet aldığınız tarafta bulunan asansöre kenddinizikalabalığı geçmek için tanıtmanız gerekecektir. Bana verilen saat biletleme yapıldığı saatten bir buçuk saat sonra olan 11. 30'du. Kiliseyi keşfetmek için, ve hem dışını hem de içini incelemek için oldukça yeterli zamanım da bulunmaktaydı.
Ben kilisenin her iki tarafını da çok beğendim. Gaudi farklı şekiller kullanmış ve gördüklerimizden de anlaşılacağı üzere doğa Gaudi'yi oldukça etkilemiştir. Merdivenlerden aşağıya indiğinizde de mahsen(ölülerin gömüldüğü), başka bir müze olarak görülebilir.
Bana göre mahzendeki en ilginç şey ise Gaudi tarafından yapılmış yoldur, Gaudi bu yolu yaptığı tezgahın baş harflerini tersten gösteren bir görüntü yaratmak için kumdan ceplerle ve farklı dizelerle birbirine bağlamıştır. Gaudi ağırlığı desteklemek için kolonları yapma fikrinden yani yerçekiminden yararlanmıştır. Oldukça ilginç yapılmış bir yoldur. Mahzen aynı zamanda, Gaudi'nin mezarınınbulunduğu yer, ama biz sadece pencereden bakmakla yetindik. Mezar yerin de altında bulunuyor. Bazı insanlar o bölgedeydi fakat nasıl inildiğini anlamadım
Yerin altında mahzen boyunca bugün ofiste çalışan insanlar görülerbilir. Her türlü modelin burada yapıldığını görebilirsiniz. Mimarlar, taşlara şekil veren çocuklar vb. Aynı zamanda oldukça ilginç de. Böyle bir projede çalışıyor olmak oldukça özel bir şey olmalı. Ziyaret ettiğime değdi ve size de kesinlikle kulelere tırmanmayıöneriyorum. Ben oldukça beğendim. Sagrada Familiahakkında bazı belgeseller mevcut ve YouTube'da videolarla dolu.
Aynı zamanda Birth Cephesi'ne giderseniz, yani köşede KFC restoranını bulabileceğiniz cepheye, Gaudi'nin Avingual yönü, belki de Hospital Sant. Pau'ya gitmek isterseniz diye.
Bence bizim için bir veya bir buçuk saat süren Sagrada Familia ziyaretimiz gayet güzeldi. Bu ziyaretle ilgili unuttuğum bir şey de: biletler üzerinde yazan: "Sagrada Bazilikası herkesindir, aynı zamanda senindir. Sizin de katkılarınızla bu iş bitmiş olabilir. " Sonrasında otobüsle gittik ve ben Arc de Triomf yanında indim. Adımlarımı yavaş yavaş attım. Oldukça ilginç bir alan olmasına rağmen gezmeye değer mi bilmiyorum. Ben Ciutadella Parkını görmek için gelmiştim, o küçük mamututekneyi ve botu görmek için.
Yani Sagrada Familia dışıyla etkileyici, içi ise (tamamen bitmiş) tüm beklentilerinizi karşılar nitelikte : Dorik üsluptaki kolonları, mimari mükemmellik, bazalt yapı, granit ve kırmızı mermerler kilise boyunca uzanmakta ve insana tropik bir alanda dolaşıyormuş hissi vermekte, sarmal merdivenler, lekeli pencereler gerçek doğal ışığı süzerek size yansıtmakta. Her şey organik, orijinal, görkemli ve gizemli. İç mekanın zerafeti ve sadeliği, dışarıdan ayrıntıların zenginliği ile birleşiyor.
Gerçekten çok güzel ve sizi hiç bir söz söylemeden yeşertiyor.
Fotoğraf galerisi
Başka dillerde de bulunan içerikler
- English: Basílica i Temple Expiatori de la Sagrada Família
- Français: Basílica i Temple Expiatori de la Sagrada Família
- Italiano: Basilica e Tempio Espiatorio della Sacra Famiglia
- Español: Basílica i Temple Expiatori de la Sagrada Família
- Português: Basílica e Templo da Sagrada Família
- Polski: Świątynia Pokutna Świętej Rodziny
- Deutsch: Basilika und Sühnetempel der Heiligen Familie
Dünya'nın Sekizinci Harikası (1)
Büyük Çin Setti, Ürdün'deki Petra'nın antik kenti, Brezilya'daki İsa heykeli, Peru'daki Machu Picchu'nun ve Meksika'daki Chicken Itza'nın harabeleri, Roma'daki Kolesyum denilen amfitiyatro, Hindistan'daki Taç Mahal, Mısır'daki Muhteşem Giza Pramidi. Bu yedi yerin ortak yanının ne olduğunu biliyor musunuz? Kolay, değil mi? 2007'de onları Antik Dünya'nın 7 Harikasının mirasçısı seçen bir oylamaya göre, onlar Modern Dünya'nın 7 Harikası olarak sayılıyor. Pekala, şunu söylemeye cesaret ediyorum ki, eğer biz listeye bir tane daha eser eklemeye karar verseydik, şüphesiz en gözde aday Barselona'daki Sagrada Familia tapınağı olurdu.
Çoğunuz benim yorumumu okuduktan sonra muhtemelen gülmekten yerlerde yuvarlanacaksınız. Onları oldukça iyi anlayabiliyorum, çünkü o yeri bütün dikkatinizle ziyaret etmeyene kadar onun muhteşemliğinin farkına varmanız mümkün olmayacak. Korkarım ki, orada bulunmuş insanlar için bile onun muazzam cazibesini, ima ettiği muazzam anlamını tamamen takdir etmek kolay değildir. Bu benim ortalama insanlardan daha üstün bir bilgi ve duyarlılığa sahip olduğuma dair övündüğüm anlamına gelmesin. Bu maneviyat kabiliyeti ile ilgili basit bir soru: La Sagrada kocaman bir kilise, inanılmaz sanatsal bir abide, doğaüstü(eğer açıklanamaz değilse) bir mimari harikası değildir sadece. O bir tapınaktır, ve tapınak olarak asıl amacı( mimarının açık ve kesin iradesine göre) insanların onların tanrılarıyla bağlantı kurmasını sağlamaktır. Bir inanan olarak, bu tür bir temas kurmaya oldukça alışkın olduğum için büyük bir avantajım var ancak, La Sagrada Familia gibi bir yerde herhangi biri için bile bu manevi ilişkinin bir ışıltısını yakalamada başarısız olmak pek mümkün değil. elbette bu tapınağı doğru şekilde ziyaret ettikleri (kulaklarını cep telefonuna yapıştırarak ya da ziyaret boyunca gevezelik etmekle olmaz) takdirde sağlanabilir.
Yine de, korkarım ki şimdiye kadar sizlerden tapınağı ziyaret için plan yapanlara pek yardımcı olamadım. En iyisi bir düzen doğrultusunda ilerlemeli ve kişisel görüşlerimi, en azından bir süreliğine, bir kenara bırakmalıyım. İlk ve her şeyden önce, La Sagrada Familia'nın Barselona'da görülen bir yer olduğunu işaret etmek istiyorum. Kullanabileceğiniz sınırlı süre ne olursa olsun, bu eşsiz simgeyi kaçırmamalısınız. L'Eixample Bölgesi'nin en modernist yapıları olarak konumlandırılmış, metroyla ulaşım kolay, L2 ya da L5 tren hattından ona özel durağında inilebilir. Bilet ofislerindeki sonu gelmeyen kuyruktan kaçınmak amacıyla biletinizi internet üzerinden almanız kesinlikle iyi bir fikir olur. Eğer denemeniz ve sabah erkenden gitmeniz mümkünse, tapınağı kaçınılmaz olarak saran turist kafilelerinden kaçınmak daha kolay olur.
Bir yandan, yapının dış kısmının çoğunu para ödemeden görmek mümkündür. Sizi uyarıyorum, bu sadece çok az zamanınız olduğu durumlarda seçilmesi gereken alternatif bir seçenek, çünkü bu yolla bu yerin cazibesinin çoğunu kavrayamayacaksınız. Ve her şeyden önce ücret öyle yüksek değil: kişi başı giriş ücreti 15 Euro iken, 20 Euro'luk biletler kulelerden birini ziyaret etmeyi de kapsıyor. Öğrenciler, çocuklar ve engelli insanlar için makul indirimler mevcutken, ek ücretlendirmeler yaklaşık 3 Euro'dur. Bir tane sesli rehber edinmeniz mümkün (kesinlikle tavsiye ederim). Barselona'daki diğer yerlerden çok daha ucuz olan giriş ücreti (örneğin; Camp Nou ya da Casa Batllo), benim görüşüme göre tamamen adaletli, çünkü ortaya çıkan fonlar tapınağı tamamlamak için gerekli olan işlere oldukça önemli katkıda bulunmaktadır.
Yapımı 1886'da başlayan bir yapı nasıl olurda hâlâ bitmez, merak edebilirsiniz. Tamamlanamamazlık, en azından şuan için, La Sagrada Familia'nın ana özelliklerinden biri(esas olan değilse de). Bunun nedeni, muhtemelen en az iki nedenden kaynaklanmaktadır: Gaudi'nin tasarladığı inanılmaz iddialı proje, neredeyse insan kapasitesinin sınırlarına meydan okuyan yapısı ve kilisenin (ve şehrin) geçen yüzyılda yaşadığı acı olaylar dizisi. Değinilmeyi hak eden tapınağın tarihi çok benzersiz: Antoni Gaudi, 1883'te yeni bir kilise projesinin emanet edildiği başka bir yerel mimarın yerine geçtiğinde, 13. 000 kişiyi ağırlayabilecek bir tapınak inşa etmeyi planladı.
Gerçi plan o kadar iddialıydı ki, inşası için ayrılan para kısa sürede yetersiz gelmeye başladı, ve sonunda tükendiği zaman Gaudi kendisi finansörler aramaya başladı ve para toplamak için elinden gelen her şeyi yaptı. 1926'da mimar Gaudi öldüğü ve tüm parasını onun tek görevi ve takıntısı haline gelen bu projeye harcadığı zaman, kilisenin bodrumu ve dört cepheden biri tamamlanmıştı. Meseleyi daha da kötüleştirmek için, 1936'da İç Savaş patlak verdiği zaman anarşistler yapıya hasar verdi, iç kısmını, ve hepsinden öte, Gaudi'nin bıraktığı planları ve modelleri yok etti. Bu nedenle inşaat çalışmaları ancak 1952'de devam edebilmiş, proje bilgisayar destekli olarak Gaudi'nin çalışmasının temeline dayandırılarak gerçekleştirilmiştir. Yine de, yeni planların yaratıcısının fikirlerine ve tarzına uymadığını savunanlar tarafından bir tartışma başlatıldı. Sonraki on yıllarda Katalan artist Josep Maria Subirachs'ın heykellerinin eklendiği tapınağın yeni bir cephesi daha 1976'da tamamlandı. Üstelik bu durumda, ateşli bir tartışma devam ederken, çalışmalar sürdü ve 2010'da çatı sonunda tamamlandı. Resmi bir kutlama ile papa 16. Benedict'in tapınağı kutsaması sağlandı.
Tapınağın tarihini kısaca özetlediğim gibi, La Sagrada Familia sıradan bir anıt değil, daha çok hikayesi tamamen yazılmamış olağan dışı bir yer. Yine de hayran olduğumuz binanın kalıcı kısmı yakından incelemeye değer. Doğum Cephesi, dört cepheden Gaudi'nin yaşamı boyunca (neredeyse) tamamlanan tek cephedir. Tuhaf bir kahverengimsi taş türüyle yapılmış, inanılmaz miktarda süslemelerle karakterize edilmiştir. Gaudi onu hıristiyanlığın üç erdemi olan umut, yardım severlik ve inanç'ı temsilen üç parçaya bölünmüş olarak tasarlamış. Tasvir edilen ana sahne tabi ki Doğum, ancak diğer sahneler: Annunciation (kutsal bakire Meryem'in haber verilişi), Mısıra'a uçuş, Masum Katliamı ve İsa'nın tapınakta sunumu için ayrılmıştır.
Çeşitli karakterleri simgeleyen ayrıntılar (Çobanlar, Bilge Krallar) çarpıcı güzelliğe sahiptir ve bu enteresan bir noktadır ki Gaudi ikonların yüzlerini oradaki yerli halkın yüzlerinden alçı kalıbı kullanarak türetmiştir. Ayrıca ikonların hemen altına yerleştirilen vahşi yaşam türlerinin bolluğuna dikkat edin: onlar Katalonya'da tipik olarak bulunan tüm bitki ve hayvanlardır. Ve tüm yaradılışın İsa'nın doğuşuna karıştığını göstermeyi amaçlar. Cepheye özgü kahverengiyle, yeşil renkte ön plana çıkan, Hayat Ağacı olarak adlandırılan ağaç, cepheye ait en dikkat çekici özelliklerden biridir ve buna da benzer bir anlam yüklenir.
Fotoğraf galerisi
Başka dillerde de bulunan içerikler
- English: The Eighth Wonder of the World (1)
- Français: La huitième merveille du monde (1)
- Polski: Ósmy Cud Świata (1)
- Español: La Octava Maravilla del Mundo (1)
- Português: A Oitava Maravilha do Mundo (1)
- Italiano: L'ottava meraviglia del mondo (1)
- Deutsch: Das achte Weltwunder (1)
- Nederlands: Het achtste wereldwonder (1)
Nefes kesici bir katedralden daha fazlası
Biri Barselonadan bahsettiğinde, şüphesiz, her birimizin aklına Gaudi gelir. Bunun nedeni Gaudi'nin kesinlikle bir dahi olması. Barselonada nereye giderseniz gidin kesinlikle onun eserlerinden birkaçıyla karşılaşırsınız. Hatta Barselonadaki bazı tur şirketleri sadece Gaudi'nin eserlerini göstermek için şehirde günlük tur organize ediyorlar.
Önce bu turlardan birine katılmayı düşündüm ama sonrasında onun bu sanat eserlerini tek başıma keşfetmenin daha güzel olacağına karar verdim. Ne de olsa onun hakkında gerekli olan bütün bilgiyi internetten öğrenebilirim, ve bunun yanı sıra görmek istediğin her şeyi görmeden, ilgini çeken her detayın fotoğraflarını çekemeden, sadece bir grup insanı takip etmekten daha kötü bir gezi olamaz diye düşünüyorum. Ayrıca, sessizliğin tadını çıkarmak varken neden başkasının konuşması için 100 euro vereyim? Aslında pek de sessizlik sayılmaz, şehrin sesini dinleyebilirim.
Nereden başlasam?
Sonunda, Barselonada kalacağım süre boyunca Gaudi'nin hangi eserlerini görmek istediğimi listeledim ve bu eserlerin hepsini görmeden Barselonadan ayrılmayacağıma dair yemin ettim. Tabiki Gaudi'nin en ünlü eseri (belki Park Güell'den sonra) Sagrada Familia Katedral'ini listemin başına koydum.
Eğer bu katedrali daha önce duymadıysanız ya yalan söylüyorsunuz ya da bir mağarada, dışarda dünya olduğundan habersiz bir yaşam sürüyorsunuz demektir. Bu görkemli yapı birkaç yüzyıldır inşa ediliyor ve bir 10 yıl daha bitmesi beklenmiyor.
Dürüst olmak gerekirse bu katedralin tarihi hakkında çok fazla bir bilgim yok, ama inşasına 1882 yılında başlandığını biliyorum. İnşanın 2026 yılında bitmesi bekleniyor ve o yılda Gaudi'nin şahsına özel bir anma planlanıyor çünkü 2026 yılı Gaudi'nin 100. ölüm yıldönümü olacak. Gerçekten Gaudi'nin bu katedrali gerçekten bu kadar görkemli mi tasarladığını merak ediyorum. Ayrıca, ben katedralin içindeyken neredeyse bitmiş gözüküyordu, önümüzdeki 10 yılda başka neler eklenecek merak ediyorum. Katedral bugünkü haliyle bile oldukça muhteşem gözüküyor, bu halinden daha mükemmel gözükemez heralde. Ya da gözükebilir mi? Birlikte göreceğiz...
Sagrada Familia'ya Nasıl Gidilir?
Metro şehir içinde kullanabileceğiniz en iyi toplu taşıma aracı. Böylesine büyük bir şehirde otobüs kullanacaksanız nerede inmeniz gerektiğini çok iyi bilmelisiniz, ama tabi Sagrada Familia'nın neye benzediğini biliyorsanız otobüs pek sorun olmayacaktır. Fakat ben yine de metroyu tercih ederim.
Sagrada Familia adında bir metro istasyonu var. Bu istasyon "blue line L5" ve "purple line L2" metro ağlarının keşisim noktasıdır. Metrodan bu durakta indiğinizde Sagrada Familia'ya gitmeniz için takip etmeniz gereken küçük işaretleri göreceksiniz. Bu işaretleri sizi sağ tarafa yönlendirecek ve istasyondan çıktığınız yerde katedral karşınızda olacak.
Eğer daha yakından bakmak isterseniz sadece yolun karşısına geçmeniz yeterli olacak. Fakat katedralin boyutu ve heybeti uzaktan bakınca anlaşılıyor.
Eğer şehri keşfetmeye çıktıysanız, Sagrada Familia'yı bulmak çok kolay olacaktır çünkü Barselona'nın her yerinden görülebilecek bir konuma sahip. Ertesi gün, manzarasının çok güzel olduğunu duyduğum Montjuic Tepesi'ne gittim. Şehrin tamamen farklı yerlerinde olmalarına rağmen tepeden baktığımda Sagrada Familia'yı fark etmem sadece 1-2 saniye sürdü. Evet, gerçekten çok dikkat çekici bir eser.
İlk İzlenim
Sagrada Familia metro istasyonunun merdivenlerini çıkarken katedralin arkada kaldığını biliyordum ama çıktıktan sonra arkamı döndüğümde ne kadar yakın olduğunu görünce çok şaşırdım.
İlk aklımdan geçen şey hayal ettiğimden daha küçük olmasıydı ama sonrasında daha dikkatli bakınca heybeti karşısında şaşkınlığıma engel olamadım. Daha sonra önündeki kalabalık insan grubuna baktım ve katedralin yanında ne kadar küçük gözüktüklerini görünce ağzım tam anlamıyla açık kaldı. Evet, Sagrada Familia gerçekten çok büyük ve neden ilk bakışta bana küçük geldiğini de bilmiyorum.
Bu sanat eserine birkaç dakika baktıktan sonra (hatta ağzımın açık olduğunu bir süre sonra farketip onu kapattıktan sonra) çevresinde dolaşmaya karar verdim. ve tahmin edin noldu, yine ağzım açık kaldı! Bu bina gerçekten çok büyük, ve bir yanını dolaşırken "galiba çevresini dolaşmak çok uzun zaman alacak" diye düşünmeden edemedim. Ön tarafından daha az görkemli arka tarafı gördüğümde inşasının neden bu kadar uzun zaman aldığını anladım.
Sagrada Familia yakınlarında zaman geçirmek
Sagrada Familia'nın etrafı küçük hediyelik eşya dükkanlarıyla çevrili. (Park Güell'deki ünlü kertenkelenin küçük bir heykeli 10 euro'dan fazla tutuyor! ) Oturup katedralin tadını çıkarabileceğiniz kafeler ve barlar da bulunuyor. Aslında bir kafeye oturmak en iyisi çünkü kalabalığın içinde olmadığınız için soyulma riskiniz daha az. Ayrıca dinlendikten sonra katedralin bütün ön yüzü görebilcek kadar uzaklaşıp, onu inceleyebilirsiniz.
Uzaklaşsanız bile hala yukarı bakmak zorunda kalabilirsiniz çünkü gerçekten çok uzun.
Sagrada Familia'nın tepesinden bakmak nasıl olurdu çok merak ediyorum ve aslında orada çalışan inşaat işçilerini kıskanıyorum çünkü her gün o manzaranın tadını çıkarma şansları var.
Bu arada her fotoğraftan photoshopla vinçleri kaldırmaları çok komik değil mi? Katedralin vinçlerle olan bir tane bile kartpostalını görmedim, siz gördünüz mü? Aslında bence vinçlerle çok daha iyi gözüküyor. Neden onları siliyorsunuz ki?
Ancak barların birinde Frappucino denediğimde (bana 4 euro'ya patladı! ) katedralin üzerindeki detaylara bakmaya başladım. O detaylarla kaç saat uğraşmışlardır acaba; duvarların tamamında heykeller ve oymalar var. Gerçekten muhteşem!
Kalabalıktan kurtulmak ve biraz dinlenmek için bara girdiğimde ısrarcı satıcılar yanıma gelip inatla ürünlerinden almamı istediler ve bar çalışanları bunu gördükleri halde hiçbir şey yapmadılar. Bence satıcıların barlara ve kafelere girmesi kesinlikle yasaklanmalı!
Frappucinomu yudumlarken katedrale giriş sırasının ne kadar yavaş ilerlediğini farkettim. Bana "London Eye"daki sırayı hatırlattı. Fotoğraflarda gördüğüm kadarıyla içerisi gerçekten nefes kesici ve dolayısıyla insanlar orada daha çok zaman geçirmek istiyolar. Zaten Gaudi'den mükemmellik dışında bir şey beklenemezdi.
Giriş ücreti 20 euro civarında ama Erasmus öğrencisi olarak ay sonuna bedava giriş hakkı kazandım. Aslında herkes bu bedava biletleri "alabilir". Sınırlı sayıda çıkardıkları için kampanya zamanlarını yakalamak çok önemli. Biletler Sagrada Familia'nın "açık günleri" için, bana soracak olursanız gaayet iyi bir promosyon.
Tek yapmanız gereken belirlenen tarihte katedralin web sayfasına girmek ve biletler için kaydolmak. Bu işlemi sitenin sadace Katalan bölümünde yapabiliyor olmamız bir şanssızlık gerçekten ama Google Translate sayesinde istediğiniz dile çevirmeniz kolay olacaktır.
Ayrıca bedava ziyarete hak kazanmak için bilet satın alabileceğiniz belirli bir tarih var. Ziyaretler Ekim'in son haftası yapılıyor ve günde sadece 1-2 saat oluyor. Geçen yıl biletlerin 3 saatten kısa bir sürede bittiğini duydum, bu yüzden elinizi çabuk tutmalısınız. Fakat katedralin içini görünce verdiğini paraya değdiğini göreceksiniz.
Tabiki ben içeriyi görmek için biletimi aldım ve size de ne kadar mükemmel olduğunu göstereceğim. Sırada uzun süre beklememeyi umuyordum ama Sagrada Familia'nın içini görmek için birkaç saat beklemeyi bile göze alırdım.
Hırsızlar ve Dolandırıcılar
Barselona'ya gitmeden önce orada yankesicilerin gerçekten çok olduğunu ve Sagrada Familia'nın soyulmak için en 'iyi' yer olduğunu okumuştum. Bu yüzden katedrale gitmeden önce çok paranoyak olmuştum. Genelikle bir yere giderken çantamda anahtarlarımı, bütün kartlarım ve paralarım içinde olan cüzdanımı, telefon ve kameramı taşırım.
Hırsızlık olaylarını ilk duyduğumda telefonumu, paramı, anahtarlarımı koymak için bir bel çantası ve bir de içinde peçete ve şemsiye olan normal bir çanta taşımaya karar verdim. Bunu yapmamdaki amaç potensiyel hırsızların dikkatini dağıtmaktı. Fakat aslına bakarsanız orada kendimi hiç tehlikede hissetmedim, ve birinin benden bir şeyler çalmak için bana yaklaştığını bile görmedim. Ya da belki yaklaştılar ama işlerinde çok iyi oldukları için ben anlamadım, ama sanmıyorum böyle olduğunu.
Orada yaşanabilecek 2 tür dolandırıcılık okudum : Birincisinde metrodan indiğinizde dolandırılıyorsunuz. Sagrada Familia istasyonu her zaman çok kalabalıktır buna hazırlıklı olun ve orada olan şeyi basitçe şöyle açıklayabilirim: bir grup sizi trene doğru diğeri duvara doğru iter, bir kişide sizi itiyomuş gibi yaparak elini eşyalarınızın arasına sokup istediği şeyi alır.
İkincisi katedralin önünde yaşanıyormuş: bir grup insan kaybolmuş numarası yaparak size gelip sorular sormaya başlıyorlar, sizi onların sorularıyla uğraşırken gruptan birkaç kişi arkanıza geçip eşyalarınızı çalıyor ve siz o kalabalıkta onu farketmiyorsunuz.
Fakat korkup bunun yüzünden evde oturmayın! Okuduğumdan daha güvenli ve etrafta sarı yelekli bir çok polis var. Başınıza gelmez demiyorum ama eşyalarınıza sahip çıkarsanız ve çok pahalı mücevherler takıp gelmezseniz muhtemelen başınıza böyle bir olay gelmez.
Sonuç
Lütfen, bu muhteşem katedrali görmeden Barselona'dan ayrılmayın! Sadece dışını görmek için bile olsa oraya gitmeye değer. Gördüğünüzde dilinizin tutulacağını size garanti edebilirim. Ve lütfen, Sagrada Familia'ya bir de gece gidin çünkü duvarında muhteşem bir ışıklandırma yapılıyor. Montjuic'in Sihirli Çeşmesi'ndeki ışıklandırma hala daha iyi ama sonuçta çoğu kişi Sagrada Familia'yı gece görmedi.
Fotoğraf galerisi
Başka dillerde de bulunan içerikler
- English: More than a breathtaking cathedral
- Français: Plus qu'une cathédrale
- Polski: Coś więcej niż zapierająca dech w piersiach katedra
- Italiano: Più che una cattedrale mozzafiato
- Español: Mucho más que una catedral
- Nederlands: Meer dan een adembenemende kathedraal
- Português: Mais do que uma catedral de tirar a respiração
- Deutsch: Mehr als eine atemberaubende Kathedrale
Sagrada Familia Her Kulenin Bir Anlamı Var
Gaudí başyapıtı boyunca düşünmüş ve böylece kule bile bencak sembolizmden kaçmamıştır. Sagrada Familia tamamlandığında, etkileyici toplam 18 kuleye sahip olacak; Havari sembolize etmek için 12 kişi, Evangelistler biri, Meryem Ana'yı ve merkezdeki en uzun olanı İsa'yı temsil edecektir. Bununla birlikte, bugüne kadar sadece 8 kulenin yükseldiğini görebiliyoruz.
Fotoğraf galerisi
Bu mekanı puanla ve yorum yap!
Burayı (La Sagrada Familia) biliyor musunuz? Bu mekanla ilgili görüşlerini paylaş.