Şen kardeşler kaynaklar köyü kahvaltı yeri
Merhaba sevgili yemek severler,
Bugün size kahvaltı için gittiğimiz bir yerden bahsedeceğim.Bazı insanlar akşam yemeklerini bazıları da kahvaltıları çok sever. Benim üniversiteden arkadaşım vardı ve kahvaltıya karşı kızın ayrı bir zaafı vardı. Sürekli değişik kahvaltı yerleri bulur bana da gösterirdi. Ben se tam tersine hiç kahvaltıdan haz etmem. Kahvaltı hazırlamaktan da nefret ederim o yüzden kahvaltı yapacaksam saat aralığı mutlaka on birden sonra olmalı ve mümkünse başkası tarafından hazırlanmalı. Siz de benim gibi hazıra konmayı sevenlerdenseniz bu blogun size göre çünkü; İzmir’de gidebileceğiniz bir köy kahvaltı deneyimini sizlerle paylaşacağım. Son zamanlarda köy kahvaltılarının ne denli popüler bir hale geldiğini bilmeyen yoktur. Her yerde “Turkish breakfast” yazıları görür olduk. Köy kahvaltısı tarzında serpme kahvaltılar çıktı her yerde. Normalde kafelerde klasik küçük kahvaltılar olurken artık hemen hemen her yerde serpme kahvaltı bulmak mümkün. Hal böyle olunca da bu sefer hangi birini seçeceğiz sorusu gündeme geldi. Seçenek çok, kahvaltı çeşidi zaten çok ee napalım şimdi hangi kafeye gidelim ? Köy havası alıp tam bir köy kahvaltısı yapmak istiyorum ben derseniz sizi şöyle Buca Kaynaklar köyüne alalım.
Buca kaynaklar kahvaltı yerleri
Kaynaklar Buca'da yer alan bir köy aslında.Bildiğimiz köy.Buradaki köylü vatandaşlarda yerlerini kahvaltı mekanlarına çevirmişler. Aslında insan kim buraya kadar gelip kahvaltı yapacak diyor ama sanırım oldukça talebi var. Kaynaklara giriş yapar yapmaz anlıyorsunuz bunu çünkü; her yer kahvaltı restaurantı olmuş. Adım attığınız yer serpme kahvaltı yeri.Bunlardan bazıları dere gibi su akıntılarının yanına konumlanmış bu da tam doğa içinde kahvaltı yapmanıza olanak sağlıyor. Doğa ile iç içe kahvaltı yapmak isteyenler burayı düşünebilir.Özellikle böyle doğa içindeki kahvaltı yerlerinden biri de kekik kahvaltı salonu.Biz de buraya gitmek istedik ama arabayı kullanan arkadaş orayı çoktan geçmişti.Bir daha gidersek kesinlikle ''Kekik kahvaltı salonunu'' deneyeceğiz. Biz gitmeden önce tripadvisor olsun foursquare olsun her yerden baktık en iyi kahvaltı yeri neresi diye. Size de gitmeden önce bu uygulamalardan bakmanızı tavsiye ederim. Yorumlara göre karar verebilirsiniz. Biz de iyi yorumlarla dolu olan bir yer bulalım dedik ve burayı bulduk.
Bir çok kahvaltı yeri yan yana sıralı zaten. Hangisine gideceğimizi seçmemiz biraz uzun zaman aldı.Buna karar verirken kahvaltının fiyatına ve içeriğine göre düşündük. Genelde zaten her yerde hemen hemen aynı şeyler servis ediliyor. Biz daha çok ekstra olarak ne getiriyorlar diye baktık.Bazı yerler kişi başı ücret alıyor mesela iki başı yirmi lira alıyor.Maviş ninenin yeri gibi bir yer vardı ve oranında yorumları gayet iyiydi.Hatta oranın masaları manzaralıydı.Biz dört kişiyiz ama üç kişilik kahvaltı almak istiyoruz olur mu dedik bize iki kişilik serpme bile yeter size dediler. Kişi başı da yirmi lira istediler. Buranın manzarası çok güzel olmasına rağmen Şen kardeşler kahvaltı yerinin foursquaredeki yorumlarında herkes sucuğun çok güzel olduğunu yazmıştı e bir de iki yer de yan yana olunca biz de sucuğu güzel yorum alana gidelim dedik.
Şen kardeşler kahvaltı salonundaki kahvaltımıza dahil olanlar ve fiyatı
Kahvaltı yerini seçerken iki şeye dikkat ediyoruz demiştim zaten : fiyat ve kahvaltı fiyatına dahil olanlar. Burada da fiyat bizim için uygun geldi. İki kişilik serpme kahvaltı kırk sekiz liraydı. Dört kişi olmamıza rağmen iki kişilik serpme kahvaltı bize rahatça yetti.Yalnız biz kahvaltıya dahil olmayan şeyleri de sipariş ettik.Öncelikle dahil olanları bir sıralayalım :
- Domates,salatalık,maydonoz
- peynir çeşitleri, kaşar ve beyaz peynir,tereyağı
- vişne reçeli, kaymak, tahin, lor peynirli biber,bal,siyah zeytin,yeşil zeytin
- şakşuka, ekmek, termos çay, salçalı çemen, patates kızartması, haşlanmış yumurta
Bunlar aklıma gelenler. Yani kısacası gideceğiniz her kahvaltı yerinde olan şeyler. Biz bir de ekstra olarak sucuklu yumurta ve bir tane ıspanaklı peynirli patatesli karışık gözleme söyledik. Ben de çay içmediğim için taze sıkılmış portakal suyu söyledim. Bir buçuk litrelikte su aldık. Bütün bunlarla birlikte toplam hesabımız seksen dört liraya yakın bir şey geldi. Biz dört kişi gittiğimiz için hesabı da dörde böldük. Portakal suyunu ben içtiğim için ben yirmi diğer arkadaşlarım da on altı lira küsür bir şey ödedi. Taze sıkılmış portakal suyu gayet lezzettliydi. Soğuk ve gayette tazeydi.Fiyatı da çok uygundu. Dört lira ödedim. Normal bir kafede kahvaltı yaptığınız da taze sıkılmış portakal suyu genelde sekiz lira civarı oluyor.O yüzden burada gerçekten çok lezzetli bir taze sıkılmış portakal suyuna dört lira gibi komik bir fiyat ödediğim için çok mutluyum.Çünkü zaten diğer kafelerde sekiz lira ödemeye hazır olduğum için burada da sekiz lira ödemeyi gözden çıkarmıştım. Aslında bu tarz yerlerde biraz fazla ödesekte o insanlar da kazansın değil mi?
Erasmusun bana kazandırdıkları arasında en güzel şeylerden biri de bahşiş alışkanlığıdır.Bunu daha önceki bloglarımda söylemiş olabilirim ama ilk defa bu blogumu okuyanlar için bir daha söylemek isterim. Erasmus yaparken avrupada bir çok yeri görme şansınız oluyor.Buralardaki adetleri öğreniyorsunuz.Avrupanın neresine giderseniz gidin ortak olan bir adet var o da: bahşiş. Gerçekten bahşişin garsonun hakkı olduğunu öyle iyi benimsemişler ki siz de biraz düşününce hak veriyorsunuz. Siz bahşiş verdiğiniz beş lira yüzünden fakirleşmezsiniz ya da beş liranız var diye zengin olmazsınız ama o garson o bahşiş ile heveslenir ve gününü daha iyi ve verimli geçirmesine yardımcı olabilirsiniz.
Bahşiş alışkanlığını erasmusta edindikten sonra burada kahvaltı yaptığımız yerde de uyguladım çünkü; bizim bir şeye ihtiyacımız olup olmadığını sormaya gelen beş yaşlarında küçük bir erkek çocuğuydu.Biz de hesap öderken o küçük çocuğu beş lira bahşiş bıraktık ve yüzündeki gülümseme görülmeye değerdi Bizim buradaki kahvaltı deneyimimiz gayet başarılı geçti. Yemekler yani kahvaltılıklar lezzetliydi.Yanına ekstra söylediğimiz sucuklu yumurta gerçekten çok lezzetliydi. Bana kalırsa bir adet gözleme de kahvaltı fiyatına eklense iyi olur. Yani şöyle yapsınlar; iki kişilik serpme kahvaltı elli beş lira desin ve içinde gözlemeyi de saysın.Bu sefer insanlar pahalı ama içinde her şey var diyecek.
Masalar işte bu şekilde. Üzerinde tente olduğu için güneşten, yağmurdan korunaklı. Gönül rahatlığı ile gelebilirsiniz.
Eğer köy ortamında kahvaltı yapmak isterseniz, kaynaklar köyüne gelebilirsiniz. Bir de çiçekli köy var. Orada da herkes kahvaltı yapar, yapmaya gider.Kaynaklar köyü dokuz eylül üniversitesi tınaztepe kampüsünden sadece on kilometre uzaklıkta bu yüzden bizde oraya gitmeyi tercih ettik.Siz de üniversiteden arkadaşlarınızla toplanıp gidebilirsiniz.
Benim Şen kardeşler kahvaltı yeri için söylediklerimi özetlemek gerekirse:
- Uygun fiyatılı (ikikişilik serpme kahvaltı kırk sekiz lira)
- Dört kişi gittiğimiz halde iki kişilik serpme kahvaltı bize yetti.(yanında sucuklu yumurta ve bir adet gözleme ekstra aldık)
- Çay termos çay olarak geliyor kişi sayısı kadarçay bardağı.
- Sucuklu yumurtayı tavsiye ederim gayet lezzetliydi.(kasap sucuk kullanıyorlar)
- Dokuz eylül üniversitesi tınaztepe kampüsüne on kilometre uzaklıkta.
- Tuvaletler gayet temizdi.
- Çalışanlar güleryüzlü ve yardımseverdi.
- Kahvaltı için gelen her şey lezzetliydi.
Siz de Şen kardeşler ya da Şen cafeye kahvaltı için gitmeyi düşünüyorsanız umarım bu blogum size faydalı olmuştur. Bir sonraki mekan değerlendirmesinde görüşmek üzere, hoşçakalın!
Eklemek istedikleriniz var ise lütfen yorum atın.