Fransada Soğuk Duş
Bir kaç günlük Paris seyahati harika başladı ve harika devam etti. Tüm dünyaca bilinen mekanları be muhakkak ziyaret edilmesi gereken yerleri gezdim. Tarih boyunca çol farklı sıfatlarala övülen Paris tam anlamıyla bunu hak ediyor.
Bu harika Paris gezisinin finali hüsran olmasaydı belkide Paris tadı damağımızda kalan leziz bir yemek gibi tekrar tatmak isteyeceğim bir heyecan olurdu.
Çoğu erasmus öğrencisinin başvurduğu bir yöntemdir bazı gecelerini bütçesini zorlayacak hotel veya hostellerde kalmak yerine havaalanlarında, istasyonlarda veya garlarda geçirmek.
Pariste üç gün boyunca çok rahat bir hotel macerasından sonra sabahki uçağa yetişebilmek adına şehir dışındaki havaalanına akşamdan gitmek ve orda gecelemek biraz canımı sıksada Pariste geçirilen günlere değerdi.
Nerden bilirdimki beterin beterinin beni beklediğini.
Paris Beauvais Airport şehir dılında yaklaşık bir saatlik otobüs yolculuğuyla varılan pekte büyük olmayan bir havaalanı.
Sabah 9daki Venedik uçağını kaçırmamak için akşamdan gittiğim havaalanı gerek sıcaklık gerek mobil cihazlar için enerji sağlamasıyla gerek sadece 24 saat süren misafir internet kullanım hakkıyla umut vericiydi.
Akşam yemeği olarak Paris şehir merkezinden ayrılmadan yaptırdığım yolluğu yerken rahat davranıp nasılsa gece uzun deyip telefonum ve powerbankimi doldurmamak büyük hata oldu.
Nerden bilebilirdimki akşam 10 olunca havaalanının kapanacağını.
Evet yanlış duymadınız. Bildiğiniz koskoca havaalanı kilitlenip kapatıldı.
Tüm bekleyen yolcular dışarı alındı. Bunun şaşkınlığını üzerimden atmaya çalışırken son otobüsleride kaçırmam cabası oldu.
Çoğu yılcu gitmişti. Benim gibi bir kaç maceraperest ve soğuğa bayılan (!) genç hariç kimse kalmamıştı. Eksi derecelerde seyreden o soğukta sığınacak tek yerin kapı önündeki demirden bankların olması içler acısıydı. Yaklaşık 12 saat bekleyacak olmak akıl alır şey değildi. Yanlış anlaşılması şükürler olsunki içerde sıcakta oturan vicdanlı personeller kapıların 06.30da açılacağını söylediler. İlk bir kaç saat pek zorlamasada artan sopuk iliklerimize işlemişti. Zaman geöirecek hiç bir nesnenin olmayışı çok kötüydü tabi. Birde üstüne bastıran uyku direncimi iyice kırıyordu ama uyumanın ne gibi sonuçlarının olacağını tahmin edebiliyordum. Ve bu o soğuğun yapamadığını yaptı ve tüylerimi diken diken etti. Kendi kendime verdiğim şu kadar saat kaldı şu kadar dakika telkinlerini tehdit eden düşük batarya seviyesi sinirlerimi gersede soğukta kaskatı kesilen vücudumu harekete geçirmeye yetmedi.
Saatlerin böyle bitmeyeceğini, saatler ilerledikçe artan soğuğa dayanılamıyacağını biliyordum. Bende son bir gayretle harekete geçtim.
Hemen havaalanı giriş kapısının yanında bulunan restourantın ufak bahçesinde kapı ile duvar arasındaki ufak boş alanı değerlendirip yerleştim.
Katlanabilir masaları katlayıp yan yana dizerek soğuğu azaltmaya çalıştım. Boş kalan alt taraflara çantaları yerleştirirken çantalatın içersinde kıyafet veya kumaşa dair ne varsa çıkarıp kendime sarıp sarmaladım. "Parise geldiğinize bakmayın belki Polonyadan daha soğuktur. Kalın giyinin ve kalın giysiler getirin" diyen arkadaşımı kulak ardı ettiğim için kendimi payladım. Bir ara damarım kabardı ve çılgınlık yapıp bir şarkı açtım telefonumdan ve eşlik etmeye çalıştım. Daha şarkı bitmeden mantığım ağır bastı kapattım telefonu. Yarın Venedike gidebilmek için bilet bandrolünü okutmam gerekecekti.
Düşünmeye bile imkan vermeyen soğuğa başkaldırıp bir ara havaalanını keşfe çıktım. Bu çılgınlıktı. Belki sığınacak derme çatma bir yer bulurum umudu banada komik geliyordu. Ama yaptım. Sonuç tabiki hayal kırıklığıydı.
Geri dönüp kuzu kuzu beklemeye başladım. Zaten yapacak daha iyi bir şey yoktu. Nemli havanın üstüne yağmurun yağmasına aldırış bile etmedim.
O an sordum işte kendi kendime insan Paristeyken Opole gibi bir yeri özlermi? Koşullar özletebiliyormuş.
Öyle bmyle derken saat 06'yı buldu. R an o son yarım saatin hiç bitmeyeceğini sandım. Sanki soğuk son bir kez tüm gücüyle saldırıyordu. Nihayet kapılar açılıpta içeri girdiğimde şunu anladım insanı öyle koşullara maruz bırakıyorlarki çok küçük şeyler ödül gibi olabiliyor.
Siz siz olun Paris Beauvaisu kullanacaksanız ve heleki burda sabahlamayı düşünüyorsanız bir daha düşünün.
Bir Pariszede olmak kötü bir duygu.
Paris harika bir yer.
Bazı yerleri hariç.
Burada (Paris) yaşadığın Erasmus deneyimini paylaş!
Paris yerini bir yerli, gezgin veya değişim öğrencisi olarak biliyorsan... Paris hakkındaki düşüncelerini paylaş ! Farklı özelliklerini puanla ve tecrübelerini paylaş!
Deneyim ekle →
Yorumlar (0 yorum)