Seine Nehri Kenarında Yürüyüş

Hangi mevsimde olursanız olun bence Seine Nehri kıyısında dolaşmak açık ara Paris’te yapılacak en güzel aktivite. Sonbahar’da renk değiştiren yaprakların görüntüsüyle şehir gözünüze ayrı bir güzel görünecek, ilkbahar veya yaz aylarında ise nehir kenarını kaplayan insanlar ve müzikle şehrin çok daha canlı bir halini keşfetmenizi sağlayacaktır. Her ne kadar nehrin herhangi iki noktası arasındaki yürüyüş size muhtelemen çok güzel bir manzara sunacaksa da ben size benim favorim olan birkaç noktadan bahsedeceğim. Böylece yürüyüşünüze bu noktaları da dahil edebilirsiniz.

Pont des Arts

Burası herhalde şehrin en popüler noktalarından birisi. Burayı Paris’e gelen çiftlerin mutlaka uğrayıp “sonsuz” aşklarının sembolü olarak birer asma kilit taktıkları köprü olarak da biliyor olabilirsiniz. Tabii bence köprüyü güzel yapan nokta bu değil; hatta tam tersine burayı gereksiz derecede kalabalık hale getiriyor. Ama Paris’te yaşıyorsanız eminim güzel bir günde bir öğleden sonra köprüyü çok da kalabalık olmayan bir halde bulabilirsiniz. Burası benim ders çıkışlarında gelip bir bankta oturarak sokak müzisyenlerini dinleyerek manzaranın tadını çıkarmayı veya defterime bir şeyler karalamayı en sevdiğim yerlerden biriydi. Akşamları da arkadaşlarınızla beraber bir şeyler içmek yine aynı derecede güzel bir yer. Bence siz de günün burayı seveciğiniz bir saatini bulacaksınızdır.

Buraya Saint Michel üzerinden gelirseniz havanın çok kötü olmadığı günlerde nehir boyunca sokak satıcılarını görebilirsiniz. Buralarda posterler, kartpostallar veya başka hediyelik eşyalar bulabilirsiniz. Bir öğleden sonrayı geçirmek için oldukça keyifli bir yol.

Pont Neuf ve Île de la Cité

Pont Neuf, Seine nehrinin ortasında bulunan Île de la Cité üzerinden geçerek şehrin iki yakasını birbirine bağlayan köprülerden biri. Köprünün bir kısmı adanın üzerinde kaldığı için manzarası çok güzel. Merdivenlerden köprüden aşağı inip adanın ucundaki minik parka da gidebilirsiniz. Burası arkadaşlarınızla beraber oturup bir şeyler içerek vakit geçirmek için hemen nehrin kıyısında oldukça güzel manzaralı bir yer.

Oturmak yerine yürümeye devam etmek isterseniz Notre Dame yönünde yürüyebilirsiniz. Elbette Notre Dame başlı başına ziyaret edilmesi gereken bir yer; ancak bence her gün önünden geçerek keyfini çıkarmaya değer. Günün her saati nehir kenarında ayrı bir güzelliği olan bir yer burası. Ayrıca yol üzerinde ünlü Shakespeare & Companykitapçısını da ziyaret edebilirsiniz. Burası Paris’te İngilizce kitaplar bulabileceğiniz yegane kitapçılardan. Ancak kitap almayacak olsanız bile raflar arasında kendini kaybetmek için güzel bir uğrak noktası.

Notre Dame civarındaki turistlerden ve kalabalıktan uzaklaşmak isterseniz o zaman Pont Saint-Louis üzerinden daha küçük ve sessiz bir ada olan Île Saint-Louis’ye geçebilirsiniz. Adanın ara sokaklarında dolaşmak kendi başına huzur verici bir aktivite.

Pont Alexandre III

Burası bir ucunda Musée des Invalides’i diğer ucunda ise Petit Palais ile Grand Palais’yi gördüğünüz muhteşem bir köprü. Köprü üzerindeki heykel ve kabartmalar da ayrıca görülmeye değer. Ancak herkes köprünün güzelliği konusunda hem fikir olacak ki burada Paris’in her yerinden daha fazla sayıda düğün fotoğrafı çektiren çift görebilirsiniz.

Bunun yanı sıra uzaklarda Eiffel Kuleside tüm ihtişamıyla önünüzde yer alıyor olacak. Bence vaktiniz varsa biraz o yönde yürüyerek muhteşem manzaranın tadını çıkarın.