Vatikan'a hoşgeldiniz
Küçücük Vatikan'a küçük bir ziyaret
Gelin sizlerle dünyanın en küçük ülkesi olan Vatikan'a küçük bir seyahat edelim. Evet yanlış duymadınız Vatikan İtalya'nın başkenti Roma'nın sınırları içinde yer alan dünyanın en küçük ülkesidir. Bizde bu ülkeyi yerinde ziyaret ederek neden en küçük ülkesi olduğuna kendi gözlerimizle şahit olmak istedik.
source; http://bit.ly/2r2yUh5
Sırt çantalarımızı sırtımıza yükleyip bir kaç ihtiyaç malzemesi ile Aeroporto di Catania-Fontanarossa havalimanına geldik. Romaya iki bilet alıp uçağımızla Roma'ya uçtuk. Bilet fiyatları sadece 26 euro. Eğer sizde Sicilya adasında iseniz Roma Fiumicino Havalimanı'na gelip buradan da şehir merkezine geçerek Vatikan'a ulaşabilirsiniz. Türkiye'den gelecek öğrenciler ve turistler için Türk hava yollarının Roma'ya doğrudan uçuşları bulunmaktadır. Roma havaalanından sizde önce şehir merkezine sonra da Vatikan'a geçebilirisiniz. Roma hava alanından şehir merkezine gitmenin bir çok yolu vardır. İki tane farklı tren hattı sayesinde kısa bir sürede şehir merkezinde olablirsiniz. Yada otobüsle gitmek isteyenler Terminal 2 veya terminal 3'ün önünden kalkan otobüs firmaları ile yaklaşık bir saat içinde Roma Terminaline varıyorsunuz. Terminal 2 'den kalkan otobüs firmasının ismi Cotral. Bilet fiyatı ise sadece 5 euro. Dileyenler ikinci bir alternatif olarak terminal 3'ten kalkan ve Roma termini'ye 1 saatte giden Atral otobüs şirketi. Bilet fiyatı bunun da 5 euro.
Roma hava alanına vardıktan sonra bagajlarımızı alıp şehir merkezine gitmek üzere Atral otobüsüne binip Roma termininaline varıyoruz. Buradan bir metro hattı sayesinde nihai lokasyonumuz olan Vatikan'a iki bilet alıyoruz. Roma Termini’den A metro hattına binerek Ottaviano San Pietro durağında iniyoruz. Bilet fiyatları umduğumuzdan daha ucuz sadece 1.5 euro idi. Gidiş dönüş almak isteyenler için ise sadece 3 euro. Metro'dan indikten sonra önünüze oldukça uzun ve dümdüz giden bir cadde çıkıyor. Bu caddeyi takip edip Vatikan'a varıyorsunuz.
source; http://bit.ly/2r2Cw2j
O gün sanırım Papa bir konuşma yapacaktı bü yüzden meydanlar oldukça kalabalık ve Vatikan'a girşte polisler bir barikat kurmuş ve gelen her turistin üstünü arayarak içeriye girmesine izin veriyordu. Sıraya geçip üstlerimizin aranmasından sonra nihayet Vatikan'ın içine adım atıyoruz. İlk dikkatimi çeken beyaz ve boyları 3 metre veya daha fazla olan beyaz renkte ve tüm meydanı çevreleyen situnlar oluyor. Sayısını saymaya karar veriyorum fakat o kadar çoklar ki bu kararımdan vazgeçiyorum. Meydanın tam ortasında yaklaşık 5 metre boylarında bir anıt var. Sol tarafta ise görüntüsü şadırvana benzeyen bir anıt var. Dikkatinizi çeken bir diğer deytay ise tüm binaların pastoral renklerde olması, buda gözünüze bir seyir zevki sunuyor aslında. Biz sanırım kutsal bir günde Vatikan'a ziyaret gerçekleştirmiş olmalıyiz ki etrafta adım atacak yer bulamıyoruz. İçeride dehşet derecede bir kalabalık ve sırada bekleyen insanlar var. Herkes merakla ve ilgiyle Papa'nın balkon konuşmasını beklemekte.
Vatikan dediğimiz ülke aslında bir kaç bölümden oluşmakta. bu fotoğrafta gördüğünüz insanların bulunduğu alanın ismi San Pietro Meydanı. Bu meydana giriş ücretsizdir. Hiç bir ücret ödemeden dilediğiniz gibi bu alanda gezebilir ve istediğiniz kadar fotoğraf çektirebilirsiniz. Bu meydanın ortasında 4 bin yaşında İstanbul'dakine benzer bir dikilitaş bulunmaktadır.
Üstteki fotoğraftanda göreceğiniz gibi insanlar bir kuruğa girmişler, bizde sıradaki mekanımızı görmek için bu kuyruğa giriyoruz. Fotoğrafta şu arkada görmüş olduğunuz mekanımızın ismi San Pietro Bazilikası. San Pietro Hz. İsa'nın 12 yaverinden biridir ve çok geçmişte burada papalık yapmıştır. Bu yüzden de bu adamın ismine Vatikan da sürekli denk geliyorsunuz. Fotoğraftada gördüğünüz gibi Bazilika duvarının üstünde Latince bir yazı yazıyor fakat latince olduğu için biz ne dediğini anlamıyoruz.
Bu anı da ölümsüzleştirmek adına Bazilikanın önünde fotoğraf çekinmeyi kendime borç biliyorum. Fotoğrafımızı da çekip bazilikanın içine girmeye hazırlanıyoruz. Öncelikle sizi kapıda lacivert ve sarı renklerde giysilere bürünmüş, kafalarında eski Roma dönemlerinden kalma savaş başlığına benzer miğferlerle palyaço kılığında iki asker karşılıyor. Ellerinde de mızraklar var. Sorduğumuzda bunların papanın paralı muhafızları olduğunu öğreniyoruz. Şaşkınlığımızı bir kenara bırakıp artık bazilikanın içine giriyoruz. İçeride bir çok papaya ait mezarlar, altın renginde kubbelerle karşılaşıyoruz. Gerçekten bazilikanın içi tam bir müze ne derseniz var. Müzenin içinde hayatınız boyunca belki de hiç göremeyeceğiniz kadar rahip ve rahibeye denk geliyorsnuz. Ayrıca bir çok yapıtta bulunduğu için bazilikanın içide oldukça kalabalık.
source; http://bit.ly/2rWknBh
Herkesin çok merak ettiği soruya gelelim; giriş ücreti ne kadar ? Merak etmeyin bu müzeye giriş ücretsiz. Gönlünüzün istediği gibi müzeye girip istediğiniz kadar fotoğraf çektirip bu anınızı ölümsüzleştirebilirsiniz. Son bir şey daha var, Bazilikanın kubbesi ünlü rönesans mimarı Michelangelo tarafından dizayn edilmiş. Bu kubbeye girişler ücretli olup 7 euro karşılığında bu muazzam ve görkemli kubbeye çıkarak Roma manzarasını tüm ihtişamı ile izleyebilirsiniz. Bazilika sabah 7:00den akşam saat 18:30'a kadar açık.
Geriye bir tek Vatikan müzeleri kalıyor fakat buralara girişler 16 euro olduğu için biz içeriye girmemeye karar veriyoruz. Öğrenci olduğumuz için ve bütçemiz kısıtlı olduğu için Vatikan müzelerini ziyaret etmeyi bir başka seyahata bırakıyoruz.
Fotoğraf galerisi
Kendine ait Erasmus blogunun olmasını ister misin?
Yurtdışında yaşamayı tecrübe ediyorsan, tutkulu bir gezginsen veya yaşadığın şehri tanıtmak istiyorsan... kendi blogunu oluştur ve maceralarını paylaş!
Erasmus blogumu oluşturmak istiyorum! →
Yorumlar (0 yorum)