Prag Gezilecek Yerler

Bu yazımda Prag'da ki gezilecek yerlerden bahsedeceğim. Aslında o kadar çok yer varki, Orta Avrupa'nın en zengin kentlerinden birisi. İçinde bir çok önemli tarihi yapının bulunduğu, Orta Çağ döneminden kalma yapıların bulunduğu bu kent, turistlerin ilgi odağı. Nasıl olmasın ki? Şehri'n ortasından geçen Vltava Nehri,bu kenti daha da cezbedici bir hale getiriyor. Köprüleri,bohem havası,mimari eserleri,kanalları ile çeşitliliğini kanıtlıyor.

Gezilecek yerlere en önemlisinden,en ilgi çekicisinden başlayalım. Eski Kent Meydanı:

Eski Kent Meydanı,Prag'ın en önemli,en turistik ve en hareketli noktası.Gotik, Rönesans, barok, neoklasik birçok eserin bulunduğu bu meydan gezilip görülecek yerlerinden en başında geliyor. Prag kent meydanı, 17.yüzyılda Protestan liderlerin idamından itibaren bir çok tarihi olaya tanıklıkmış bir yer. Bu sepele bu meydanda, hem tarihi hem de mimari açıdan çok önemli yapılar bulunuyor. Astronomik Saat ve Eski Belediye Sarayı, Tyn Kilisesi, Aziz Niklaus Kilisesi, Kinsky Sarayı ve Jan Hus Anıtı bu meydanda yer alan en önemli yapılardan biri.

Astronomik Saat ve Eski Belediye Sarayı: 1410 yılında inşa edilmiş ve o tarihten beri mekanizması hiç değişmeden günümüze kadar ulaşmış bir saat olan Astronomik Saat, Eski Belediye Binasının en tepe noktasında bulunan Kent Meydanı'nın en gözde yapılarından biri. Çok ünlü bir saat kulesi olan Astronomik Saat, güneş saati, ay saati pek çok özelliği içinde barındırıyor. Saati yakından incelediğimizde zaten çok tuhaf şekillerin,heykelciklerin olduğunu görüyoruz. Bu saatin asıl özelliği ise her saat başı küçük bir gösteri gibi turistlere bir seyir hazırlaması. Aslında bu gösterinin çok bir olayı yok. Büyük bir heyecanla bekliyorsunuz ama daha sonra izledikten sonra bu muydu yani? diye sorular sormaya başlıyorsunuz. Hayal kırıklığı uğratmıştı bende. Çek Cumhuriyeti'nin size yaptığı küçük bir şaka gibi. O kadar insan, her saat başı o meydanda Astronomik Saat'i izlemek için sıra oluyor. Kalabalığı bir görseniz. Ama sonuç şaka gibi. 1 dakika boyunca süren bu gösteride saat üzerinde yer alan semboller hareketleniyor, bir sembol çıkıp diğer sembol giriyor falan. Ve semboller,heykelcikler o kadar ufak ki. Görebilmek için zorlanıyorsunuz. 

Astronomik saat Tyn Kilisesi yapılana kadar Prag’ın en yüksek binasıymış. Ama Tyn Kilisesi inşa edildikten sonra bu özelliğini kaybetmiş. Düşünsenize en yüksek binası bir saat kulesi olan bir şehir. 

İnanışa göre,bu saatin ifade ettiği anlamlar var. Saatin üzerinde dört tane figür yer almaktadır. Anafikri ise tehditi sembolize etmesi imiş. Sembolller, ölümü,aç gözlülüğü,kibiri,diğer hareketli figürler ise Felsefe, Din, Astronomi ve Tarih’i betimlemektedir.

Gelelim Astronomik Saat'in hikayesine. Astronomik Saat, Orta Çağ'dan kalma bir saattir ve bu saat 12 saat dilimine bölünmüştür. Bu dilimler 12 burcu ifade etmektedir. Zamanında, 15.yüzyılda Hanus diye bir saatçi bu saati yapmış. Saat yapıldıktan sonra diğer herkes bu saati çok beğenmiş ve nasıl yapıldığını öğrenmek istemişler. Ama Hanus katiyen saati nasıl yaptığını kimseye söylemek istememiş, söylememiş de. O zamanki yönetici de saatin bu güzelliğinden dolayı,bu saatten başka hiçbir yerde olmasını istememiş. Ve Hanus tekrar başka bir yerde bu saati yapamasın diye Hanus'un gözlerini kör etmiş. Hanus da bu olay üzerine, yönetimden intikam almak için saati bozar ve daha sonra kimse bu saati düzeltemez. Ama 16.yüzyılda saati düzeltmeyi başarırlar ama kısa bir süreliğine. Bir süre sonra saat tekrar bozulur,tekrar düzeltseler bile saat çalışır ama yanlış saati gösterir. En son ikinci dünya savaşından önce saat bir tamire girer ama savaşta ağır darbe aldığı için tekrar bozulur ve düzeltilemez.

Astronomik saat,tepesinde seyir terasına sahiptir ve Prag'ın en güzel manzarasını burada seyredebilirsiniz.

Eski Belediye Sarayı, Astronomik Saat'in bulunduğu saray, Eski Kraliyet Sarayı yerine inşa edilen bir saraydır Günümüzde içinde kafe, restoran, galeri, mağaza ve müzik mekanı bulunmaktadır. Eski Belediye Sarayı her gün 10:00 – 18:00 arasında ziyarete açıktır. Saatin de yer aldığı Eski Belediye Sarayı, 1918 yılında Çekoslavak devletinin bağımsızlığının ilanında kullanılmış. Çekler için önemi fazla olan bir yapı. Kule'ye çıkmanın ücreti yetişkinler için 15 TL, öğrenciler için ise 8 TL. Eğer saraya girmek istiyorsanız bu bedel 11 TL'ye denk geliyor. İsterseniz rehberli turlarada katılabilirsiniz. 

Meydanda bulunan az önce bahsettiğimiz Tynn Kilisesi'nde sıra. Kiliseyi görür görmez, karanlığı,sivriliği,gotikliği dikkatinizi çekiyor. Bu kilise, şehirdeki en heybetli gotik kilisesi olmasıyla da dikkatleri çekiyor.Kilisenin iç kısmında siyah ve altın rengi ağırlıklı olarak kullanılmıştır. Bu kilisenin de diğer yapılar gibi değişik özellikleri var.  Kiliseye direkt olarak baktığınızda iki tane kulesini göreceksiniz. Ama iki kulenin de boyutları birbirinden farklı. Bunun bir nedeni varmış. Sağ taraftaki Hz. Adem’i, sol taraftaki Hz. Havva’yı temsil ediyormuş.Güneşli bir günde Adem'i temsil eden kulenin gölgesi Havva'nın üstüne, yani Havva'yı temsil eden kulenin üstüne düşüyor. Bu da erkeğin kadının üzerinde ki koruyucu özelliğini temsil ediyormuş.

Her gün 10:00 – 13:00 & 15:00 – 17:00 arasında ziyaret edilebilir. Giriş ücretsizdir. Vaktiniz varsa kesinlikle girin. Çarmıha geriliş temalı gotik heykelleri,kilisenin avlusu ve vaftiz bölgeleri dikkatinizi çekebilir.

Aziz Niklaus Kilisesi, Prag'da Eski Kent Meydanı'nda yer alan küçük ama önemli bir kilise. Prag’da yer alan iki barok Niklaus Kilisesi’nden biridir. Yeşil kubbeleri ile şehre hakim olarak dikkat çekerler. Yapının ön cephesinde yine çok detaylı işlemeler ve beyaz heykeller bulunur. Görülmeye değer olan bu kilise, Nisan – Kasım her gün 10:00 – 16:00 arasında ziyarete açıktır. Bu kilise de verilen konserler meşhurmuş. Değişik ama baya bu konserleriyle tanınan bir kiliseymiş.

Jan Hus Anıtı, meydanın ortasında bulunuyor. Anıt zamanında yakılarak öldürülen bir devlet adamın anısına karşılık yapılmıştır. Ölümünün 500.yılında dikilmiş olan bu anıt, kilisenin köklü değişiklikler geçirmesini savunan bu devlet adamının yakılarak öldürülmesinin sonucunda dikilmiştir.

Evet,Eski Kent Meydanı'ndan sonra en çok rövaşta olan Prag'ın önemli,turistik konumlarından olan Karl Köprüsü'ne gelelim. Bu köprü de,aşırı hareketli,kalabalık ama cıvıl cıvıl olan bir köprü. Köprünün her tarafında sanat var. Bir tarafta bir grup genç gitar çalarak şarkı söylüyor, diğer tarafta dans eden bir grup var, diğer grupta da sizin portrenizi,karikatürünüzü çeken seyyar ressamlar var. 

Karl Köprüsü, 1357 yılında inşa edilmiş. 516 metre uzunluğunda olan bu köprü,sadece yaya yoluyla geçiliyor. Ve köprünün üzerinde 30'a yakın heykel var. Bu heykellerin hepsi replikaymış ve orijinalleri Ulusal Galeri Lapidarium’da bulunmaktaymış. 

Şehirdeki en eski köprü olan Karl Köprü'sünü, özellikle gün batımı ve gün doğumunu izlemek büyük keyif verebilir. Akşam vakti ben göremedim ama çok merak ediyorum, eğer giderseniz mutlaka akşam vakti de görün.

Köprünün ilk hali aslında tahta bir köprüymüş ama daha sonra sellerden çok zarar görmüş. Bunun üzerine o zamanın kralı köprüyü, taş köprü olarak yeniletmiş. Ancak bu köprüde 1342 yılında meydana gelen sel sonrasında yıkılmış. O zaman ki kral ise, şimdiki köprü olan gotik tarzdaki bu köprüyü yaptırmış.

Prag Kalesi, Prag'ın en turistik ve en ihtişamlı mekanlarından birisi. 9.yüzyılda inşa edilmiş. İçerisinde Gotik tarzda inşa edilmiş görkemli bir katedral, bir manastır, Rönesans ve Barok resimlerin bulunduğu bir müze, kuleler , bahçe, avlu ve sarayın kanatlarını barındırıyor. İçinde bulunan Aziz Vitus Katedrali, şehrin en önemli dini yapılarından birisi. Yapının içinde görülmesi gereken vitraylar bulunuyor. Çek kraliyet ailesine ait mücevher ve hazinelerin bir kısmı saklanıyormuş.

Yahudi Mahallesi (Josefov): Eskiden Prag'da nüfusun üçte biri yahudiymiş. Bu mahalle, yahudilerin yaşaması için ayrılmış. Mahallede çok sayıda sinagog bulunuyor ve de bir de Yahudi Müzesi. Zaten gezdiğimiz bütün ülkelerde kesinlikle Yahudi Müzesi'ne rastlıyoruz. Burda da olduğunu duyunca şaşırmadık.

Evet şimdi de sırada ki mimarların gözdesi,bilmeyenin olmadığı o meşhur yapı: Dans Eden Evler. Yani Tančící dům. 1997 yılında Vlado Milunic ve Frank Gehry tarafından inşa edilen bina, farklı mimarisiyle tanınmaktadır. Aslında bina bir ofis binasıdır ancak turistler tarafından o kadar çok rağbet gördüğü için Prag'ın önemli turistik yerlerinden biri olmuştur. Praglılar bu iki binaya “Fred ve Ginger” adını vermiştir. Bunun nedeni ise, ünlü dansçı çift Fred ve Ginger’in danslarına benzetilerek binanın yapılmasıdır.Binanın inşaası 4 yıl sürmüş.

Prag'da gezerken zaten farkedeceksiniz ki, şehir deki eski miras korunarak bu zamana kadar gelmiş, her yer tarihi. Şehrin modern bir ibaresi yok. Ancak dans eden evlerin bir anda tüm havayı değiştirdiğini görebiliyorsunuz. Binanın dış cephesi çoğunlukla camdan oluşuyor. Bu kadar modern olması, Prag'da sorun olmuş ve şehirliler Prag'daki doğal  havayı bozduğu için bu binayı uzun bir süre kabullenememiş.

Prag gerçekten görülmeye değer bir şehir. Orta Çağ'ın o havasını tekrar yaşayabilmek adına sizin için güzel bir fırsat olabilir.