"Milano sıkıcı, orada görülecek bir şey yok" dediler...
Milano'da görülecek 30 şey
Başka insanlarla Milano hakkında konuştuğumda, ya nerede olduğunu dahi bilmiyorlar (bana Milano'nun İtalya'nın neresinde bulunduğunu soran çok oldu) ya da, orada görülesi ilginç bir şeyin olmadığı düşüncesindeler.
Bu durumda, birincisi tarih dersinde uyumuşlar, ikincisi Milano'da bulunurken bir şeyleri yanlış yapmışlar. Milano'nun "zor bir şehir" olduğunu itiraf etmeliyiz, şöyleki, pekçok şeyi kendimiz keşfetmeliyiz ve pekçok yeri bulabilmek için hedef alarak aramalıyız. İlk bakışta renksiz, kaotik ve betonarme göründüğünü kabul ediyorum, ancak şehri biraz olsun yakından tanıdığınızda, değerini fazlasıyla anlıyorsunuz.
Milano'yu ziyaret ettiğinizde veya daha uzun bir süre için gittiğinizde, görebileceğiniz herşeyi sizlerle paylaşacağım.
1. Duomo di Milano
Elbette Duomo'yu herkes bilir ve şehrin kalbini oluşturması da boşuna değil. Ancak Milano'nun en önemli sembolü olarak listede eksik olması da mümkün değil. (Kaynak).
2. Galleria Vittorio Emmanuele II
Piazza del Duomo ile Piazza della Scala arasında bulunan modern, neorönesans tarzı galeride en pahalı ve en şık birkaç markanın dükkanlarını bulabilmek mümkün (Kaynak)
3. Museo del '900
Sala Fontana'dan, sadece Milano'lu sanatçı Lucio Fontana'nın benzersiz "Soffitto spaziale"sini değil, aynı zamanda nefes kesen Piazza del Duomo'yu da görebilmek mümkün. (Kaynak)
4. Ca' Granada
Milano'lular tarafından halen "Ospedale Maggiore" olarak anılan Ca' Granada, bir zamanların en eski bakımevi yerleşkesi iken, bugün şehrin devlet üniversitesi ana merkezi. (Kaynak)
5. Piazza degli Affari
Burada, Milano borsasına karşı kaldırılmış bir orta parmağı temsil eden Maurizio Cattelan'ın ünlü heykeli L. O. V. E. ("Il Dito" olarak da anılır) bulunuyor. (Kaynak)
6. Piazza Cordusio
Bu ilginç yer, sadece Milano takım elbiselilerin buluşma noktası değil, aynı zamanda Duomo, Piazza Cairoli ve Castello Sforzesco'ya müthiş bir manzara sunar. (Kaynak)
7. Via Montenapoleone
Sözkonusu olan, moda şehrinin lüks ve görkemini simgeleyen, Milano'nun en meşhur sokağı (Kaynak)
8. Teatro alla Scala
La Scala, dünyanın en ünlü ve en çok izleyici ağırlayan opera binalarından birisi. Bir operayı canlı olarak izleyebilmek benzersiz bir deneyimdir! (Kaynak)
9. Casa Manzoni
Romanı "I promessi sposi" (Nışanlılar) ile toplumu halen büyüleyen ve İtalya'nın en ünlü yazarlarından biri olan Alessandro Manzoni'nin hayatını daha yakından tanıyın. (Kaynak)
10. Stazione Centrale
Gökdelen ve faşistik binalarla dolu olan şehrin en modern bölgesinin göbeğinde, senaryoya hiç de uymayan, ancak böylelikle çok daha etkileyici olan harikulade tren garı bulunuyor. (Kaynak)
11. Casa Boschi di Stefano
Corso Buenos Aires'in sakin bir yan sokağında, bir daireden müzeye çevrilmiş ve 20. yüzyıl sanatının çok ilginç ve değerli bir koleksiyonunu muhafaza eden "Casa museo" bulunuyor. (Kaynak)
12. Museo civico di storia naturale
Bu tabiat tarihi müzesi, kendisine rahat ve baharımsı bir hava veren, Giardini Pubblici'ler tarafından kuşatılmış bulunuyor. Müze, özellikle çocuklar tarafından görülmeye değerdir! (Kaynak)
13. Palazzo Dugnani
Parkın diğer tarafında, duvarları Venedig'li sanatçı Giambattista Tiepolo'nun etkileyici freskleriyle süslenmiş, rokoko tarzındaki bu büyüleyici villa bulunuyor. (Kaynak)
14. Villa Necchi Campiglio
"Movimento Moderno" tarzındaki bu şık villa, 30'lu yılların sanayici ailelerinden Necchi Campiglio tarafından inşa edilmiş olup, günümüzde şehrin gizli hazinelerinden sayılıyor. Tilda Swinton'un rol aldığı "Io sono l'amore" filminde çekim mekanı olarak da kullanıldı. (Kaynak)
15. Rotonda della Bessana
Yuvarlakımsı bir kompleksin ortasında, iyi havalarda üzerine uzanıp rahatlayabileceğiniz yemyeşil çimenlerle çevrili San Michele ai Nuovi Sepolcri kilisesi bulunuyor. Kompleks, günümüzde park veya önemli etkinliklerde sahne görevi üstleniyor. (Kaynak)
16. Giardono della Guastalla
Bu halka açık bahçe, cennet gibi bir atmosfer yaratan "La Peschiera" göleti ile, büyük olasılıkla tüm şehrin en romantik yerlerinden biri. (Kaynak)
17. Terme di Milano
Modern bir semt olan Porta Romana'da, Milano şehir merkezinin tam ortasında bulunan ve sadece antik İspanyol Bastioni surları ile şehrin keşmekeşinden korunan, göz alıcı dıs cephesi ile bu kentsel termal boy gösteriyor. (Kaynak)
18. Porta Ticinese
Porta Ticinese civarı tüm gece kuşlarının buluşma noktası, çünki burası Milano "Movida"sının olduğu yer. Yaratıcı pekçok duvar resmi ve grafit, ziyaretçileri tarafından keşfedilebilmeyi bekliyor. (Kaynak)
19. Cappella Portinari
En önemli Lombardiye rönesans ressamlarından biri ve Leonardo'nun önceli olan Vincenzo Foppa tarafından inşa edilmiş bu güzeller güzeli şapel, Porta Ticinese'ye uzak olmayan Basilica di Sant'Eustorgio'da bulunuyor. (Kaynak)
20. Colonne & Basilica di San Lorenzo Maggiore
Roma dönemi malzemelerinden inşa edilmiş bu sütunlar, bir zamanlar erken hiristiyan kilisesinin tamamlayıcı parçası idi. Bugün ise, etraftaki barlardan ucuz içki alıp, akşamın keyfini çıkarmak için Piazza'ya oturan Milano'lu gençlerin çekim merkezi. (Kaynak)
21. Navigli
Navigli ve Darsena nehirlerinin aktıkları yerler, şehrin tek sulak alanlarıdır. Navigli'yi rahat rahat dolaşıp, akabinde çok sayıdaki tarz lokantalardan birine teslim olabilirsiniz. (Kaynak)
22. Anfiteatro romano
Şehir henüz Mediolanum olarak adlandırıldığı zamanlardan Roma dönemi anfi tiyatro kalıntılarını muhafaza eden bu "gizli" ve biraz da saklı park, Corso Genova girişinde bulunuyor. (Kaynak)
23. Basilica di Sant'Ambrogio
M. S. 379 yılında (! ) inşa edilmiş olan bu bazilik, erken hiristiyan dönemi mimarisinin mükemmel bir örneği olması yanında, Milano tarihinin önemli bir sahnesini de tasvir ettiğinden, Duomo'dan sonra şehrin en gözde kilisesi. (Kaynak)
24. Chiesa di Santa Maria delle Grazie & "Son Akşam Yemeği"
Burda tüm bilmeyenlere resmi olarak açıklıyorum: Leonardo da Vinci'nin "Son Akşam Yemeği" Milano'da, Donato Bramante tarafından inşa edilmiş olan fevkalade kilisesi Santa Maria delle Grazie'de bulunuyor. Kilise rahiplerine ait yemek salonunda bulunan eser, bir tablo değil, bir duvar boyama sanatıdır. (Kaynak)
25. Parco Sempione
Milano şehir merkezinin göbeğinde bulunan bu büyük ve romantik park öyle bir sarmalanmış durumda ki, şehir gürültüsünden tamamen izole olabiliyorsunuz. Ayrıca, parkın içinde ve etrafında görülmeye değer pek çok yer de mevcut. (Kaynak)
26. Arco della Pace
Viyana Kongresi sonrası Avrupa ulusları arasındaki barışı kutlamak amacıyla kurulmuş olan bu neoklasik yentakı, kalabalık Corso Sempione girişinde yer alıyor. (Kaynak)
27. La Triennale di Milano
La Triennale, Milano'nun çağdaş sanat müzesi olup, terasından Sempione parkına harika bir manzara sunmaktadır. Müze düzenli olarak özel sergi ve önemli etkinlikler organize etmekte. (Kaynak)
28. Castello Sforzesco
Geçmişte Milano'lu duka ailesi Sforza'nın ikamet mülkü olan bu rönesans tarzı saray, dosdoğru Sempione parkından yükselmektedir. Günümüzde kale, Michelangelo'nun "Pietà Rondanini"si sergilenen Museo d'arte antica müzesi, Mısır müzesi veya sarayın resim galerisi gibi yapıları barındırmaktadır. (Kaynak)
29. Acquario Civico
Dünyanın üçüncü eski akvaryumu olup, Milano'da düzenlenen 1906 yılı Expo fuarı için yapılmıştı. Zamanının tipik özgür tarzını muhafaza eden pavyon, Sempione parkının doğu girişi yanında yerini alıyor. (Kaynak)
30. Pinacoteca di Brera
Bu dikkate değer müze, İtalyan modern sanatının önemli bazı tablolarının yurdudur. Galeride, Perugino, Bramente, Mantegna, Bellini, Tintoretto (bknz fotoğraf), Tiziano veya Caravaggio eserleri yanında başka sanat yapıtları da segilenmektedir. Özellikle Lombardiye ve Venoto üstadlarının eserlerine yer verilmiştir. (Kaynak)
Şimdi bana birisi, Milano'da görülecek bir seyin olmadığını söylesin bakalım! Özellikle sanat ve kültüre ilgi duyanlar için Lombardiye federal ana kenti gerçek bir cennet, ama tüm diğerleri de buranın tadını çıkartabilirler. Sadece gözlerinizi biraz açık tutup, şehrin güzel olanına odaklanmalısınız.
Fotoğraf galerisi
Başka dillerde de bulunan içerikler
- Deutsch: "Mailand ist langweilig, da gibt es nichts zu sehen", sagten sie...
- Italiano: "Milano è noiosa, non c'è niente da vedere", dicevano...
- Français: "Il n'y a rien à voir ni à faire à Milan", qu'ils disaient...
- English: ''Milan is boring, there's nothing to see there'', they said
- Nederlands: "Milaan is saai, daar is niks te zien", zegt men...
- Español: "Milán es aburrido, no hay nada que ver", eso dicen...
- Português: "Milão é entediante, lá não tem nada pra fazer", eles dizem...
Kendine ait Erasmus blogunun olmasını ister misin?
Yurtdışında yaşamayı tecrübe ediyorsan, tutkulu bir gezginsen veya yaşadığın şehri tanıtmak istiyorsan... kendi blogunu oluştur ve maceralarını paylaş!
Erasmus blogumu oluşturmak istiyorum! →
Yorumlar (0 yorum)