Kopenhag, Hayal (Günah) Şehir
Giriş
Bir süredir, 2012 yazını nerede geçirebileceğimi düşünüyordum. Uluslararası bir şirket olan Hard Rock Cafe'de. alışıyprum, yani genel olarak, mereye istersem gidebilme şansım vardı. Her zaman, gezilere çıkıp yeni yerler görmeye ilgim vardı ve bu defa İskandinavya'yı görmek istemiştim, Kopenhag'a gittim ve verdiğim en iyi karardı.
Başlangıç Olarak Bilmeniz Gerekenler
Kopenhag'a gittiğinizde, Avrupa'nın diğer başka her yerinde olduğu gibi orada çalışmaya başlamak çok kolay olmuyor. Danimarka'da öncesinde 2 evrağa ihtiyacınız oluyor, oturum izni ve CPR numarası. En başta, gidip adresinizi kaydettirmeniz gerekiyor bunun içinse ev sahibiyle yaptığınız kontratınızı kullanıyorsunuz ve oturum izninizi aldığınızdaysa ardından CPR numaranızı elde edebilirsiniz. CPR numara için ya burada çalışıyor olmanız lazım ya da öğrenci olmanız gerekiyor. CPR numaranızı sicil kayıt ofisinden (Folkeregisteret) alabilirsiniz. O olmadan, bir şey yapabilmeniz neredeyse imkansız (işe başlayamazsınız, banka hesabı açtıramazsınız, sağlık hizmetlerinden yararlanamazsınız, aylık gezi bileti alamazsınız... vs gibi). Genellikle bütün belgeleri elde etmeniz 2 hafta flan sürer ama ben şanslıydım ki hepsini 1 günde aldım (yani internet sitelerinden okuduğunuz kadar zor bir şey değil).
Yaşam Şekli, Fiyatlar
Kopenhag pahalı bir şehil ama bir kere çalışmaya başladığınızda sizin için ucuz hale gelmeye başlıyor. Size tavsiyem, buraya gelirken yanınızda en azından 1500EUr civarı getirmeniz çünkü sadece kira için bile şehir merkezine yakın bir yer için 450EUr civarı ödeyeceksiniz ki inanın bu uygun olanlardan biri ve başlangıçta bir miktar depozito ödeyeceksiniz ki bu genellikle bir aylık kira tutarıyla aynı miktarda oluyor, aylık toplu taşıma için karta 50EUR ödeueceksiniz ki bu da eğer CPR numaranız varsa, öte beri için market alışverişi de yapacaksınız ki buraya geldiğiniz ilk günden neredeyse 1000EUR harcamış olacaksınız. Market fiyatları normal, ben alışverşimi Lidl'dan yapıyordum ve fiyatlar neredeyse Doğu Avrupa'dakilerle aynı sayılırdı. Danirmarka ürünleri oldukça pahalı ama onlar bunu yğksek kaliteli ürünler olarak değerlendiriyorlar. Kopenhag'la ilgili en pahalı şeylerse, restaurantlar, barlar ve klüplerdi. Normal bir öğle yemeği için 20EUR, bir bira için 8EUR civarı ödüyorsunuz ki bir bardak şarap için de aynı... En uyuz olduğum şey normal bir bara gidip standart bir shot söylediğinizde sadece 0. 2 lik bir alkol oranıyla karşılaşıyorsunuz ki bunun için bir 8-10EUR ödüyorsunuz ve ben 0. 4lere alışıktım bu yüzden Kopenhag'da olduğum sürece, her defasından duble söylemek zorunda kalıyordum ve ben, bir kadın olarak, resmen bir alkolik gibi görünüyordum... Ama tekrardan, orada server olarak çalışıyordum ve aylık vergiler(ki%36) ve tipler haricinde 3000EUR kazanıyordum ve inanın bana ilk maaşınızı aldıktan sonra her koronanın hesabını tutmayı bırakıyorsunuz, şehre aşık olun ve hayatınızı doyasıya yaşayın!
Yaşam şekilleri hakkında en çok hoşuma giden şey bisikletler! Her yerde! Eminim ki herkes Kopenhag'ın Dünyanın en ekolojik şehirlerinden biri olduğunu duymuştur. 700 000 civarında nüfusu var ve nüfusun %55'i bisiklet kullanıyor! Bunu gerçekten oraya gittiğinizde kendiniz görebilirsiniz, oradayken kötü bir trafiğe hiç rastlamadım çünkü resmen araba kullanmıyorlar, o kadar. Başka her yerde bisiklete spor gözüyle bakarlar ama Kopenhag'da bisikletler sadece arabaların yerine tercih edilen araçlar. Topuklu ayakkabılarıyla bisiklet binen kızlar, takım elbiseleriyle binen erkekler, yaşlı insanlar, basit bir şekilde herkes, gerçekten çok ilginçti! Her yolun yanında bisikletler için özel bir yol bulunuyor, hiç bir engebe yok ki bu sayede her yere maksimum 20dk içinde ulaşabiliyorsunuz.
Kopenhag'da vergiler yüksek (yüzde 36) ama belediyenin halkıyla gerçekten ilgilendiğini görebiliyorsunuz, her yer temiz, otobüsler klimalı, çocuklar için dışarıda çok sayıda ilgi çekici alanlar, 24 saat çalışan otomatik metro sistemi ve en önemli noktası da belediye her maaşınızın bir miktarını sizin için biriktiriyor ve buna tatil parası deniyor ve her yıl mayıs ayında paranın hepsini çekebiliyorsunuz, genellikle tam zamanlı bir çalışansanız, 2500EUR civarında bonus olarak bir para alıyor gibisiniz, hiç de fena değil, değil mi? Tatil parası dışında aynı zamanda her ay maaşınızın yüzde 8'i oranında emekliliğiniz için de para biriktiriyor.
Oradaki insanların hepsi ileri derecede İngilizce konuşabiliyor ama eğer Danca bilmiyorsanız bir iş bulmanız zor olabilir tabi eğer şanslı değilseniz veya benim gibi uluslararası bir şirkette çalışmıyorsanız! Avrupa vatandaşları için orada okumak ücretsiz eğer tekrardan seçme şansım olsaydı Danimarka kesinlikle üniversite okumak için tek seçeneğim olurdu!
Görmeniz Gereken Yerler!
Kopenhag güzel bir şehir ve eminim ki bloglar dışında bir yerlerden nerelere gideceğinizi öğrenebilirsiniz ama ben size kesinlikle Tivoli Parkı'na gitmenizi öneririm (http://www.tivoli.dk/), Hard Rock Cafe'nin tam yanında yani aynı zamanda kafeye de uğramak zorundasınız, Krallar Bahçesi'de gerçekten görmek için ilginç yerlerden, Islands Brygge ve Amagerstand'da.
Eğer Kopenhag hakkında aklınıza takılan bir şey olursa, sadece sorun!
Fotoğraf galerisi
Content available in other languages
- English: Copenhagen, dream (sin) city
- Italiano: Copenaghn, città da sogno (e del peccato)
- Español: Copenhague, la ciudad de tus (pecados) sueños
- Polski: Kopenhaga, miasto (grzesznych) marzeń
Kendine ait Erasmus blogunun olmasını ister misin?
Yurtdışında yaşamayı tecrübe ediyorsan, tutkulu bir gezginsen veya yaşadığın şehri tanıtmak istiyorsan... kendi blogunu oluştur ve maceralarını paylaş!
Erasmus blogumu oluşturmak istiyorum! →
Yorumlar (0 yorum)