Ailemle ilk nasıl iletişim kurdum

Sevgili arkadaşlar bu yazımda ise sizlere ailemle nasıl iletişime geçtiğimi ya da nasıl iletişime geçemediğimden bahsedeceğim. Gitmeden bloklarda okumuştum Erasmus öğrencilerine okulun sım kart verdiğini yazmışlardı. Buna bi nebze sevinmiştim. Altı aylık bir süre boyunca Türkiye hattımı kullanamayacaktım. Ve hattımda taahhüdüm vardı öncelikle hattımı faturalı hattan kontörlü hatta çevirdim çok cüzzi miktarla altı ayda ödeyeceğim fiyatın beşte birini ödedim. Havaalanında Türk havayollarının Lizbon uçağı yolcularının uçağa geçmesi anonsuyla serüvenim başladı telefonumu kapattım ve Türkiye hattımı altı ay boyunca kullanamadım. Dört saatlik uçuşumuzun ardından artık Lizbon'a inmiştik. Uçaktan indiğimde kalbim pır pır atıyordu çok heycanlıydım dizlerim titriyordu gelmiştik ve ben dillerini bilmediğim bir ülkedeydim hatta sadece dillerini değil hiç bilmediğim görmediğim bir ülkeye gelmiştim. İnsanlar simaları herşey herkes çok farklıydı dilimi bilen anlayan kimse yoktu herkes portekizce konuşuyordu ve az sayıda İngilizce konuşan vardı. Lizbonda havalimanında WiFi bulurum ümidiyle havalimanına koştur koştur girdim ama havalimanında WiFi yoktu aileme ulaşabileceğim tek dayanağım o an WiFi bulmaktı çünkü benden saatlerce haber alamamışlardı onlar içinde çok zor bir durumdu anlayabiliyorum ki annem benim Türkiye'de bile heran her dakika nerde olduğumdan ne yapıyorum haberdardı ama artık aramızda mesafeler vardı hemde çok fazla beni her zamankinden çok fazla merak ediyordu. Havalimanından bavullarımızı alıp çıktık çıktığımızda herkesin bir bekleyeni vardı bazılarının elinde kartonlar üzerlerinde isimler yazıyordu beni mentörüm karşılayacağını daha önce söylemişti bende ona güvenmiştim ama geleceğim gün işinin olduğunu gelemiyeceğini söyledi buda beni çaresizliğe sürüklemişti sonuçta ona güvenmiştim beni alıcaktı yardımcı olucaktı ama ordada malesef şansızdım ve tek başıma başımın çaresine bakıcaktım yapacak birşey yoktu metroya bindik ve hala WiFi bulamamıştım. Metro yolculuğumuzun ardından orienteye vardık ve ordan covilha ya trenle devam edecektik. Tren saatini sorduk. Kalkmasına iki saat vardı biletlerimizi aldık ve WiFi si olan bir cafe arayışına girdik. İstasyonun içinde bir cafe ye girdik  WiFi sorduk ve WiFi olduğunu söylediler hemen bir masaya oturduk ve şifreyi istedik aileme ulaşmama saniyeler kalmıştı. Annemleri görüntülü aradım o an çok heyecanlandım beş saate yakın bir zamandır benden haber alamamışlardı. Ve telefon çalıyordu ailemde telefonda beni bekledikleri için hemen açtılar o an ailemi karşımda görünce çok mutlu oldum ailemde bende çok duygulu anlar yaşadık onlara kısaca uçuşum ve olduğum yer hakkında bilgi verdim ve tren saatini söyledim covilhaya varıp otele geçtiğimde WiFi ye bağlanıp tekrar arıyacağımı söyledim. Benim telefonum iPhone olduğu için facetime dan görüşme yaptık fakat farklı marka android telefonlarda tango bip gibi uygulamaları önceden indirebilirsiniz whatsappın görüntülü araması kalitesiz olduğu için tavsiye etmiyorum yine de sizin tercihinize kalmış. Tren saati gelmişti trene bindik ve trende WiFi olduğunu söylediler ama bi türlü bağlanamadım. Covilhaya vardığımda bir taksiye bindim ve otele gittim. Oteli ben Türkiye'de booking.com adresinden bulmuştum ara sokaklarda uygun oteller vardı ama ben bilmediğim bir yer olduğu için tedirgin oldum ve  tam merkezde bir otele rezervasyon yaptırmıştım otele vardığımda tekrar WiFi ye bağlandım ve aileme haber verdim. Benim mentörümle yaşadığımız problemlerden dolayı artık benimle ilgilenmiyordu ve bu yüzden ben sım kartımı alamamıştım . Dört gün boyunca sadece vadelerin WiFi lerine bağlanarak ailemle iletişime geçebildim. Dört gün sonra arkadaşımın mentörü bana sım kartı verdi bundan sonrası kolaydı artık. Sim karta 10€ yükleme yaptım ve hiç internet sıkıntısı yaşamadan ailemle iletişim kurabildim okulda ve evde de internet vardı. Christmas tatilinde italyaya ve fransaya gittim. Ben sadece WiFi bulduğum noktalarda( hostel cafe vs) ailemle iletişime geçtim. Her gittiğim ülkede sim kart almam gerekiyordu ve bu maliyetliydi. Eğer bir ülkede 20 günden fazla seyahat yapacaksanız sim kart almanızı tavsiye ederim çünkü gezeceğiniz yerlerde haritayı kullanıyorsunuz ya internetden online haritayı kullanabilirsiniz ya da mobil uygulama indirip internet olmadan da haritadan faydalanabilirsiniz. Aynı zamanda ailenizle iletişim kurmak da daha kolay olacaktır sürekli wifi noktası aramak zorunda kalmayacaksınız. İtalya da Roma'dan Venedik'e Venedik'ten Floransa'ya bindiğim şehiriçi otobüslerin çoğunda WiFi vardı Seyahat sırasında çok rahat ettim. Bir de ben giderken powerbank satın almıştım çünkü şarj sıkıntısı elbette yaşıyorsunuz mutlaka almalısınız almadan gelen arkadaşlarımın hepsi sonradan almak zorunda kaldı powerbank alırken dikkat etmeniz gereken şey mAh sayısıdır . Powerbankın mAh ne kadar fazla ise o kadar şarj etme sayınız artar. Bir ikincisi de ben yanımda yedek telefon götürmüştüm fakat kullanmama gerek kalmadı fakat bu sorunla karşılaşan arkadaşım da oldu telefonu bozulduğu için orada telefon almak zorunda kaldı. Bu tarz sorunlarla karşılaşmamanız için yazdıklarımı dikkate almanızda fayda var.