Hayatımda verdiğim en iyi kararlardan biri; Erasmusa başvurma maceram
Erasmus’a lisans eğitimim sırasında başvurduğumda üniversitenin ikinci sınıfındaydım. İçmimarlık eğitimi aldığım için aslında tasarımın en önemli ülkelerinden biri olan İtalya’ya başvurmak istemiştim ancak eğitim dili İtalyanca olduğundan ve benim ikinci yabancı dilim İspanyolca olduğundan tercihimi İngiltere’den yana kullandım. Sheffield Hallam Üniversitesi’nden başvuran 5 kişi olarak kabul aldık. Bunu öğrendiğim an heyecandan hüngür hüngür ağlamaya başlamıştım. Her bulduğum İngiliz bayrağı ile fotoğraf çektirdiğim o süreçte gerekli belgeleri toplamaya başlamışken karşı üniversiteden bir mail daha geldi. İngilizce seviyemizden dolayı zorluk çekeceğimizi düşündüklerinden kibarca red maili göndermişler. Oysa hepimiz İngilizce seviyemizin yeterli olduğunu sınav ve belgelerle ispatlamıştık.
Bu olay beni çok üzmüştü, günlerce düşündüm durdum ve aslında kendime yediremedim. Sonraki senelerde tekrar ve başka üniversitelere başvuracağımla kendimi avutup konuyu kapattım. Öyle bir kapatmışım ki diğer senelerde de başvurmadım. Sanırım içten içe içerlemiştim. Ta ki yüksek lisansta da Erasmus yapılabildiğini öğrenene kadar bir daha hiç adım atmadım, belki de yoğunluktan atamadım.
Yüksek lisansa devam ederken ikinci yılımın ilk döneminde son dönemi okumak üzere Erasmus’a başvurdum. Ülkeler arasında yine İngiltere vardı ama hiç düşünmedim bile. İtalya’ya başvuracağım kesindi ama şansımı denemek için Almanya ile anlaşma yapmaları için de okuluma yine de başvurdum. Açıkçası Almanya hayal ülkem değildi ama başvuru sırasında erkek arkadaşım da kendi okulundan Erasmus için Almanya’ya başvurmuştu. Başvurular kapanmak üzereydi, Almanya ile anlaşma yetişmedi. Ben de İtalya başvurumu yaptım ve birkaç hafta sonra okulumun yayınladığı listede gitmeye hak kazandığımı gördüm. Lisans döneminde olduğu gibi ağlamaya başlamadım, heyecanlandım ama garip bir his kapladı içimi.
Tüm bunlar Mayıs ayı içerisinde gelişirken bizim 4 Haziran'da düğünümüz vardı ve ev tutmak da dahil tüm işleri bitirmiştik. Son anda kalkıp 6 ay başka başka ülkelerde yaşamaya karar vermemiz gerekiyordu. Ailelerimiz bunu 'macera arıyorsunuz' diyerek çok onaylamadıklarını gösterdilerse de biz 'elbette bu deneyimi yaşayacağız' dedik. İyi ki de demişiz. Kesinlikle pişman olmadık. Bizi belki birbirimize daha bile bağladı bu tatlı ayrılık. 10 tane ülke gördük. Vizyonumuza kattıklarını anlatmakla bitiremem ama ileriki yazılarımda bahsedeceğim.
Sevgiyle kalın..
Fotoğraf galerisi
Kendine ait Erasmus blogunun olmasını ister misin?
Yurtdışında yaşamayı tecrübe ediyorsan, tutkulu bir gezginsen veya yaşadığın şehri tanıtmak istiyorsan... kendi blogunu oluştur ve maceralarını paylaş!
Erasmus blogumu oluşturmak istiyorum! →
Yorumlar (0 yorum)