Gezerken nelere dikkat etmelisiniz? (avrupa tavsiyeler)

Tek başınıza avrupa'da gezerken nelere dikkat etmelisiniz?

Merhaba sevgili gezginler,

Bugün size çok güzel bir yazı yazmayı hedefliyorum.Aranızda erasmusa, avrupa gönüllük'e gidecekler elbet vardır.Hadi onları da geçin öylesine arkadaşlarıyla avrupaya gitmek isteyenler vardır.Aslında tabii şu sıralar herkesin mottosu yalnız seyahete çıkmak ya neyse.Yalnız seyahete çıkmanın zevki bambaşka ama bunun yanında mutlaka olumsuz yanları da var.Ben bugün size küçük çaplı avrupa turuma dayanarak avrupa'da gezerken nelere dikkat etmeniz gerektiğinden bahsedeceğim. Avrupa bizim gibi değil güvenlidir diye düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. En güvenilir ülke Finlandiya'da bile hırsızlık olayları oluyor.Aslında bu genelde göçmen sayısı fazla ülkelerde oluyor ya neyse. Şimdi Avrupa'nın her yerinde her an tetikte olmanıza gerek yok o kadar da değil.Bazı küçük önlemler alarak hem gezinizi güzelce tamamlayabilirsiniz hem de her an panik halinde olmazsınız.Gerçi annemin rahatlığında da olmayın.Ukrayna gezimizde ben çantama yapışık bir halde gezerken kendileri çingenelerin yanında bile hadi benim bir fotoğrafımı çek diyecek kadar rahattı. Şimdi gelelim nerde nasıl davranmalı kısmına.

Paris

Yazıma başlamadan önce hemen buraya bir paris gezisinden fotoğraf bırakayım.

Mesela Paris'e gittiğinizi düşünelim.İşte kuzey ülkelerinin aksine biraz tetikte olmanız gereken yerlerden birisi de Paris.Paris'te çok fazla turist olduğu için çok dikkatli olmanız gerekiyor.Çok turist olmasının yanı sıra şaşırılacak kadar evsiz de bulunuyor.Yahu benim Her Paris yazımda bu evsizler konusu içimi acıtıyor.Adamlar bildiğin yollarda yatıyorlar.Fransa'nın evsizler ve hırsızlık problemi nasıl çözülür bilmem ama burada gezerken dikkatli olmanız lazım.Genelde siz anlamadan çantanızdan bir şeyleri aşırırlar.Bizim arkadaşın metroda çantasından cüzdanını almaları ve ortadan kaybolmaları sadece göz açıp kapama süresiydi.İnanınn siz daha ne olduğunu anlamadan alıyorlar.Bu yüzden çantanızın fermuarını her zaman kapalı tutun.Hatta eğer kışın oradaysanız benim yaptığım taktiği uygulayın.Önce çantanızı (yandan asmalı olduğunu varsayıyorum) takın sonra üzerine ceketinizi giyin böylece sizden hiçbir şeyinizi çalamazlar.Paris kesinlikle dikkatli olmanız gereken yerlerden biri peki ya başka neresi? Ben kesinlikle Roma derdim. Roma seyahatimizde de afrikalı göçmenlerin ikna edişlerine mahruz kaldık. Eğer bileklik satan birini görürseniz elinizi kolunuzu bir yerlere saklayın.Cebinize koyun, bir şey tutun bilemiyorum artık ama saklayın.Çünkü sizin turist olduğunuzu anladıkları andan itibaren size bileklik satmak için her şeyi yapacaklar.Hatta zorla kolunuza takacak aa bak taktın şimdi öde bakalım bile diyecekler.Siz almak istemediğiniz  zamanda size neden siyahi olduğum için mi almıyorsun gibi zorbaca şeyler söyleyecekler. Bu yüzden kesin ve katı olmalısınız. izmir'deki çiçekçi ve falcı ablaları kovmaktan usta olduğum için Roma'da da pek zorlanmadım ama Hollandalı arkadaşım baya bir terledi. Çocukcağız ırkçı olmadığını anlatana kadar canı çıktı. Yani işin ciddi boyutlara gittiğini görüyorsanız da verin iki euro bakın yolunuza. Canınızdan da kıymetli değil ya sonuçta.

Finlandiya-Kuzey ülkeleri

Öncelikle avrupada gittiğiniz ülkenin nasıl davranmanız gerektiği konusunda önemi büyük.Yani gidip bir Finlandiya'da bir Norveç'te çantalara yapışık yürümenin anlamı yok. Kuzey ülkeleri orta ve doğu avrupaya nispeten daha güvenlidir.İskandinav ülkeri ve nordik ülkelerinden Finlandiya'yı en güvenli ülkeler arasına alabiliriz.Altı ay Finlandiya'da kaldım ve hırsızlık konusunda hiç şüphem olmadı.Rahat rahat finlilere güvenebilirsiniz.Yalnız bizim apartmanın orda bir kaç göçmen arkadaşların bisikletini çalmıştı.Ben özellikle finli yazıyorum.Ha finlilerin de hırsızı yok değil elbette ama size denk gelme olasılığı daha az.Demem o ki adamların oo turist soyalım bunu derdi yok. Kuzey ülkelerinde rahat rahat dolabilirsiniz.Hatta Danimarka Kopenhag'ta arkadaş telefonunu düşürüyor ve aradan bir gün geçmesine rağmen telefonu düşürdüğü yerde geri buluyor.İşte böyle bir yer kuzey diyelim.Siz yine de dikkatli olun ama çokta kendinizi kasmanıza gerek yok.İzlanda ve Norveç'te de oldukça güvende olacağınızı belirtelim.Hatta otostop çekmek için Norveç en güvenilir ülkelerden biriama kuzey ülkelerinde otostop bizde olduğu kadar yaygın değil bu yüzden dakikalarca hatta saatlerce birinin sizi almasını bekleyebilirsiniz.Tam olarak kuzey ülkesi sayılmasa da Hollanda'da otostop şansı diğer ülkelere göre daha azdır.Amsterdam gibi turistik yerlerde bir ihtimal ama Hilversum gibi ünlülerin yaşadığı yerlerde otostop şansınız çok az.Bir arkadaş Hilversumda saatlerce beklemişti am Hollandalı arkadaşım ona vazgeçmesini söyledi çünkü bu semtte böyle şeyler pek normal değil.Yani siz otostop çekeceğiniz ülke dışında ülkenin şehri konusunda da dikkatli olun derim ben.

Kaynak Kiev'den bu güzel manzarayı koyup rüşvetle yazıya devam etmek..

Ukrayna-Rusya

Dikkat edilmesi gereken şeyler kısmında hırsızlığı baya işledim ama buna Ukrayna üzerinden devam etmek istiyorum.Yani Ukrayna ve Rusya denilince akla ilk güzel kızların gelmesi dışında rüşvet gelir bu nettir. Rüşvet bu iki ülkede de inanılmaz bir şekilde normal karşılanıyor.Ya aralarında elbet buna izin vermeyen görevliler var ama rüşvet alan devlet memuru sayısı da oldukça fazla.Genelde Ukraynaya giden yolcuları uçaktan indiklerinde sorguya alırlar.İşte ne kadar kalacaksın? Nerede kalacaksın? Kaç paran var? gibi sorular sorarlar.Bunlara biraz uyuz cevaplar verirseniz sizi geri bile gönderirler işte bunoktada çoğu olayda rüşvet iş görüyor ama ben şahsen önermiyorum.Bir çok polis sizi rüşvet karşılığında ülkeye sokacaktır ama bu konuya çok sert bakan bir polise de denk gelirseniz baya olay çıkar haberiniz olsun.Bence siz Ukrayna gezinizde her şeyi usulüne göre yapmaya çalışın. Öyle illegal şeylere bulaşmayın. Ukrayna'da dikkat edilmesi gereken şeylerden biri hırsızlıkken diğeri de rüşvettir.Yine rüşvet harici sık sık haberlerde görüyoruz Ukraynalı kızlar erkekleri dolandırıyor.Buna burda girmicem ama siz yine de dikkatli olun ve onların size masum görünmelerine inanmayın. Hırsızlık konusunda işte burada baya bir gözünüz açık olsun. Burası bir Finlandiya değil tabii ki bu yüzden çantalarınıza shaip çıkın.Ukrayna'da pasaportunu çaldıran, çantasını, cüzdanını çaldıran bir çok gezgin oluyor.Yeri gelmişken de hatırlatalım eğer sadece Ukrayna değil herhangi bir ülkede çantanız ve içindeki pasaportunuz çalınırsa ilk işiniz polise tutanak tutturmak ve ardindan Türk konsolosluğuna gidip geçici pasaport çıkarmak olmalı. Avrupada çoğu polis kaybolan, çalınan çantalarınızı aramak için herhangi bir efort sarfetmeyeceği gibi size de vurdumduymaz bir tavır sergileyecektir.Siz mutlaka Türk elçiliğine, konsolosluğuna gidip geçici pasaportunuzu almayı unutmayın yoksa ülkeden çıkarken başınız fena ağrıyabilir.

Kaynak Prag hakkında yazmaya başlamadan dancing house fotoğrafı koymak istedim.Aslında bana gerçekten bu bina bu kadar da yamuk gelmedi.Hatta bu kadar mavi de değildi. Bana kalırsa yakından pek bir numarası yoktu bu binanın.

Prag

Gezilerinizde dikkat etmeniz gereken bir diğer şey ise bence para birimi.Bir çok ülkeye gideceksiniz ve euro kullanılmayan ülkelerde de o ülkenin para birimini alacaksınız bu yüzden yanınızda Türk lirası götürmeyin.Ben bazı sosyal medya gezi gruplarında görüyorum adam diyo Prag'tayım Türk lirasını nerede bozdurabilirim? Yani böyle bir şey gerçekten saçma.Bu yüzden sizde avrupa gezinize başlamadan önce yanınıza elli liradan fazla Türk liası almayın.O elli lirayı da geri dönerken Hava alanında kullanırsınız ne olur ne olmaz diye alın.Bazı ülkelere giderken dolar almak daha mantıklı olsa bile genelde avrupaya çıkarken yanınızda euro bulundurmanız yeterli olacaktır.Dolar hangi ülke için derseni hemen söyleyeyim Ukrayna. Ukrayna da dolar daha değerli gibi bir durum var aslında euro alsanızda aynı şey ama doların geçerliliği daha fazla. Gideceğiniz ülkenin para birimine en rahat euro üzerinden geçebilirsiniz. Para birimlerinin haricinde İtalya, Portekiz ve İspanya'da da vergilere dikkat edin.Enterasan bir şekilde bahçede oturma ya da tam tersi içeride oturma vergileri ya da servis ve masa örtüsü gibi vergiler de alabiliyorlar.İtalyan bir arkadaşım içerideki masalarda masa örtüsü, tuzluk, mum,çicek gibi dekoratif şeyler olduğu için içeride oturma ücretinin alındığını söyledi bizde bunu şahsen Roma'da yaşadık ve gördük.Portekizde ve İspanya'da ise tam tersi oldu.Bahçede oturmak için ekstra ücret ödenmesi gerekti. Ayrıca yine bu restoranlardan biri sadece pizza siparişi vermezsek bahçeye kabul edeceğini de söyledi.Yani kısacası burası restorana para kazandıracak kişilerin oturduğu yer bu yüzden pizza gibi ucuz şeyler sipariş etmeyin edeceksiniz de içeride oturun hem verginizi verin hem de biz de bahçeye oturacak zengin müşteriyikaçırmayalım diyorlar. 

Benim avrupada dikakt edilmesi gereken şeyler için yazacaklarım şimdilik bu kadar. Gün geçtikçe ve seyahatlerim arttıkça bu bloguda genişletmeye devam edeceğim.Güncellemeler için takipte kalın. Avrupa seyahatlarimin detaylı bloglarını okumak isterseniz de önceki bloglarıma göz atabilirsiniz. Bir sonraki blogta görüşmek üzere, hoşçakalın!

Fotoğraf galerisi