Vigo'da hayata sıfırdan başlamak

Bu deneyimi okucak herkese öncelikle merhaba! Umarım gününüz bu deneyimi okuduktan sonra daha iyi ve aklınızda herhangi bir soru işareti kalmadan geçebilir.Yazmak istediğim tüm bilgiler Vigo ve genel olarak İspanya ile ilgili bu yüzden öncelikle Vigo'ya gitme sebebim ve adım adım nasıl bunu gerçekleştirdim daha sonra orayla ilgili beğendiğim bildiğim konularla ilgili olucak.

Erasmus yapma fikri her üniversiteye başlayan öğrenci için tabiki de bir köşede bulunur çünkü erasmus yapıp gelen insanların anlattığı farklı ve eğlenceli olaylar herkesin içinde bir imrenme duygusu ve merak dürtüsüyle erasmus yapma isteği uyandırıyor.Benimki de kısmen böyle başladı. İspanya hakkında pek fazla bir bilgim yoktu ama dilleri her zaman bana çekici geliyordu, gitme sebebim olarak onların konuştuğu dil diyebilirim ve buna katkı sağlayan bir diğer etken de tabiki de dünyada şuan popüler olan bir İspanyol dizisi La Casa De Papel.Dizide herkes ispanyolca konuştuğu için insanın kulağı o dile alışmaya başlıyor ve bazı tepkileri onlar gibi vermek istiyordum örneğin birisi bana bir şey söylediğinde anlamadığım zaman Ne? demek yerine Que?(İspanyolca'da "Ne" demek) demek istiyordum böyle kolay etki altına alabilen bir dili öğrenmek de ilgi çekici geliyordu. 

Erasmus belgelerini hazırlarken insanın gözünde o belgeler fazlasıyla büyüyor ama bence işin en kolay tarafı belgeleri hazırlamak .Sadece bir gününüzün yarısını belgeler için ayırdığınızda "Bu kadar kolay mıydı?" diyorsunuz çünkü duyduğum kadarıyla birçok insan belgelerle uğraşmamak için başvuru bile yapmıyor .Belgeler okuldan okula değişiklik gösterebiliyor o yüzden bu konuda verebileceğim tek tavsiye her şeyi zamanında karşı okula ya da kendi okulunuza gönderebilmeniz ve orijinal olanlarını saklamanız. 

Uçak bileti ya da oraya gittiğiniz de eğer Vigo'ya aktarmalı gidiş yapıcaksanız,benim yaptığım gibi,bu biraz bileti aldığınız zamana göre pahalı ya da ucuza denk gelebiliyor ya da yaptığınız seyahat tercihinize göre uzun ya da kısa olabiliyor.Örneğin ben Vigo'ya giderken İstanbul'da Sabiha Gökçen Havalimanından Barselonadaki havalimanına (Barcelona Airport -El Prat(BCN) ) gitmiştim. Ordan da 15 saat tren yolcluğu ile Barcelona Sants Train Station'dan Vigo-Guiar Railway Station 'a gelmiştim.Barselona'da bindiğim firmanın adı Renfe ydi ve gerçekten koltukları masaj koltuğu gibi diyebilirim.Türkiyedeki trenlerin aksine koltukların ileriye ve arkaya doğru ayarlanabilmesi gibi özelliği var ve ayaklarınızın altına rahat edebilmeniz için de bir ayaklık var.Koltuklar birbirinden uzak ve valizinizi koyabileceğiniz her peron arasında bir yer var .Trenin içinde kafeterya ve tuvalet mevcut.Herhangi bir ek ücret ödemeden size su,kulaklık, küçük bir diş fırçası-diş macunu,uyku bandı,bir polar veriyorlar.Vigo Tren İstasyonu merkezde o yüzden gittiğiniz zaman önceden ayarlamış olduğunuz eve ya da otele kolaylıkla ulaşabilirsiniz .Erasmus öğrencileri için bir mentor/buddy programı sağlanıyor, siz oraya gitmeden önce bir form dolduruyorsunuz oraya gittiğiniz tarihte sizi gönüllü bir kişi orada karşılıyor ve size her konuda yardımcı oluyor bu yüzden tren garına, otobüs terminaline ya da havalimanına geldiğiniz de sizi karşılayacak kişi de bu konu da yardımcı olacaktır.Gitmeden önce o kişiyle irtibatta olmanızı tavsiye ederim ondan  kafanızda oluşan soru işaretleri için gerekli bilgileri alabilirsiniz.Ben Vigo'dan Türkiye'ye dönerken Vigo Bus Station'dan direkt olarak Flixbus fimasıyla Porto Airport (OPO) ‘a geçiş yaptım ordan da Ryanir uçak firmasıyla Madrid Barajas International Airport 'a ordan da Istanbul Sabiha Gökçen Havalimanı'na geçiş yaptım ne kadar uzun ve zahmetli gibi görünse de en rahat ettiğim,maddi olarak daha ucuza denk gelen ayrıca zamandan kazandığım yolculuk buydu.

Vigo'ya geldiğimde beni de gönüllü birisi karşıladı, gitmeden önce ev bulamadığım için Vigo'da Hotel Junquera'da kalmıştım bu otelde Erasmus öğrencilerine indirim de bulunuyorlar ama eğer yine de  fiyatı fazla gelirse alternatif olarak hosteller de var.

Gittikten sonra, 3. günümde bir apartman dairesi bulmuştum.Genel olarak oradaki evler rutubetli ve biraz eski bu yüzden ilk girdiğiniz evi dikkatli bir şekilde incelemelisiniz bunun dışında kalorifer sistemleri öğrenci için kiralanan evlerde olmuyor bunun yerine elektrikli ısıtıcılar kullanıyorlar, kimilerinde oda başına bir tane ısıtıcı düşerken kimlerinde saatli olarak iki kişi paylaşıyordu bunları gittiğinizde detaylı olarak ev sahibinizle konuşabilirsiniz.Benim tuttuğum daire 4+1 idi benle birlikte Türk bir kız ve iki İtalyan kızla kalıyordum .Benim tuttuğum oda diğer odalara göre daha ucuzdu elektrik+su+internet dahil 225£ ödüyordum aylık olarak bir de ilk girdiğiniz de depozito olarak 2 aylık ev kiranızı veriyorsunuz yani hem kaldığınız ayı hem de son ayınızı ,isterseniz son ay kira vermeyip o depozitoyu kira olarak saydırabiliyorunuz .Dairem tam merkezde olduğu için her yere yürüme mesafesindeydi publara 10 dk; Zara,Sephora,Bershka gibi alışveriş mağazalarına 4 dakikaydı.Evinizin merkezde olması Esn tarafından düzenlenen her etkinliğine rahatlıkla gidebilmeniz için baya kolaylık sağlıyor .Gitmeden önce Esn Vigo'nun Facebook sayfasına üye olabilirsiniz ve onlar da size ev bulabilmeniz için ayrıca diğer Erasmus öğrencileriyle tanışmanız için çok yardımcı oluyorlar.Örneğin pazartesi günleri Chat&Tapas etkinliği,Salı günü Bowling ya da Karaoke,Çarşamba günleri genelde partilerin başladığı gün oluyor önce parti öncesi dedikleri pre-party düzenliyorlar bir evde ya da bar da daha sonra oradaki publara geçiş yapılıyor .Bu genelde Çarşamba-Perşembe-Cuma ve Cumartesi günleri  sürekli olarak oluyor bunun dışında Cumartesi-Pazar günleri gündüz saatlerinde sörf ya da kısa gezi etkinlikleri olabiliyor.Esn kartınızı çıkarttırdıktan sonra her zaman yanınızda taşıyın çünkü pek çok mekanda indirimi oluyor örneğin publarda ,barlarda ya da yemek yiyebileceğiniz yerlerde.

İspanyollar genel olarak eğlenceye ve rahata düşkün insanlar oldukları için hafta içleri 14.00-17.00 arası siesta zamanları oluyor ve çoğu yer örneğin Tobaccolar, manavlar vs kapalı oluyor ve Pazar günleri aile günleri ve kilise günleri olduğu için süpermarketler dahil hiçbir yer açık olmuyor o yüzden Pazar gününe kadar alışveriş yapmanız gerekiyorsa yapın çünkü o gün barlar ve kafelerin hepsi açık olmuyor , aç kalmak istemezsiniz.Süpermarket olarak en uygun olanları Eroski ve Froiz, bu gibi yerlerden alışveriş yapabilirsiniz.Kırtasiye malzemeleri için Tiger ve Alehop da çok güzel ve değişik materyaller bulunuyor almasanız bile bakmanızı tavsiye ederim.Zara İspanya'nın giyim mağazası olduğu için çoğu insan oradan giyiniyor ve 7’den 70’e giyimleri muhteşem diyebilirim.Alışveriş yaparken kart kullanmak istiyorsanız eğer Santander,Abanca gibi bankalardan hesap açtırabilirsiniz .Ben hibemi Vigo'ya gittiğim de alabildiğim için Santander'den bir banka hesabı açtırmıştım ve babam hibemi o hesaba Western Union ile atmıştı.Eğer Türk banka hesabınızı kullanmak istiyorsanız Santander atmlerini kullanabilirsiniz ama komisyon alınıyor buna da dikkat etmelisiniz.Bankalar 09.00-14.00 arası çalışıyor ve genelde İngilizce bilmiyorlar ,İngilizce bilen çalışanı olan  tek Santander bankası Vigo Üniversitesi içindeki banka ve sizinle gerçekten iyi bir şekilde ilgileniyorlar.

Vigo'da gece hayatı oldukça aktif ve ucuz çünkü Esn kartına sahip oluyorsunuz ve Ferre,Atlanta gibi publara girdiğiniz de bu kartı gösterirseniz giriş ücreti ödemiyorsunuz( giriş ücretleri 5£) eğer Ferre'ye 03.00’dan önce giderseniz de bir shot ücretsiz oluyor ayrıca bir şeyler içmek isterseniz o karta yine indirimli içmiş oluyorsunuz.O yüzden çok sevilen iki mekan diyebilirim hatta orda Erasmus yapan İtalyan bir kız Ferre'nin amblemini ayak bileğine dövme olarak yaptırmıştı.Publar dışında çok güzel cafe&barları da var benim favorilerim arasında 20th Century Rock,Lolationo,Marina Cies Beach Club,Varadero,El Mono Vintage Bar,La Galleteria Biscuits Galicia ve Imperial var.Örneğin Imperial da bir içicek sipariş verdiğiniz de size tapas diye adlandırdıkları yiyecekleri (cips,sosis,tortilla,tavuk kanatları,peynir çeşitleri,pilav vs) getiriyorlar ve onlar için ek bir ücret ödemiyorsunuz.El Mono Vintage Bar da ve Imperial da kesinlikle sangria içmenizi tavsiye ediyorum gerçekten muazzam yapıyorlar.La Galleteria Biscuits de inanılmaz bisküviler yapıyorlar bu bisküvileri süpermarketten de alabiliyorsunuz ama mekanda bir içecek siparişi verdiğiniz de bir tabak dolusu yanında ücretsiz olarak getiriyorlar.20th Century Rock bir bar ve dizaynı olağandışı ,barın içinde gerçek Harley Davidson bir motor , maket tramvay bile var.

Ben bahar döneminde 18 Ocak -31 Mayıs arasında Vigodaydım ve hava olarak genelde yağışlı bir yer bu yüzden yanınızda kesinlikle şemsiyeniz olmalı ve aslında çok kalın şeyler giymenizi gerektiren bir iklimi yok sadece ev içinde ısıtma sistemi olmadığı için bizim gibi sıcağı seven bir ırk evin içinde sıcağa alıştığından orda zorluk yaşayabiliyor( mesela sabaha kadar elektrikli ısıtıcıyı çalıştıramadığım için uyandığımda yastıkta olan bir yanağım ılık dışarıda kalan yanağımsa buz gibi uyanıyordum hatta su lastiğiyle uyuyordum ki daha sıcak olsun çünkü ev sahibimiz elektrik faturası limiti için  100£ demişti bunu aşarsak artı ücreti bizden alacaktı ) o yüzden yanınızda ev için kalın polarlar götürebilirsiniz su lastiği de dahil ya da orda Alehoptan 1£ a alabilirsiniz . Elektrik limitini ev sahibinizle konuşun .Ek bilgi olarak nisan ayında Vigo’da elektriğe zam geliyor o yüzden o ay neden fazla fatura geldi demeyin,dikkat edin.

Yemek kültürleri bizimkisi gibi değil yani  bizim gibi  zengin bir kahvaltı sofraları kurmak yerine bir kruvasan ve  sütlü kahveyle veya americano  ile geçiştiriyorlar.Vigo kıyı kesiminde bir yer olduğu için deniz ürünleri çok fazla bu yüzden öğün olarak karidesler ,yengençler,balık türleri tüketiliyor.Eğer deniz ürünleri yemeyi seviyorsanız birçok markette dondurulmuş olarak bulabilirsiniz alternatif olarak yiyebileceğiniz güzel restorantlar da var tabi.Benim orada en çok yemeyi sevdiğim atıştırmalık tortillaydı, (İspanyollar iki l harfi yan yana gelince y olarak okuyorlar bu yüzden tortiya diyolardı) malzeme olarak aslında bizim patatesli soğanlı yumurtalı omletimize çok benziyor ama görünüşü daha farklı orada mutlaka denemelisiniz.

Yürüyebildiğiniz kadar yürüyün çünkü her yerinde değişik bir tarihle ya da güzellikle veya manzarayla karşılaşıyorsunuz.O’castro Vigo’nun ilk yerleşim yeri olan küçük evlerinin izlerini taşıyor ayrıca doyumsuz bir manzarası var yürüyüş yapabilmeniz için yürüyüş yolu da . Yanınıza gelen martılarıyla,okyanusun soğuk ama izlerken içine girmeniz için can attıran suyuyla ve çoğu Esn aktivitelerinin sörf gibi buluşup konuşmasına ev sahipliği yapan sahili Samil.Vigo’da bir anne dinazor ve bir çocuk dinazor olduğunu biliyor muydunuz?Dinoseto dinazor maketiyle pek çok kişinin buluşma noktası ve Old Town dedikleri eski binalarıyla ve yapısıyla birçok barın bulunduğu yere yeşil rengiyle hatırlanması için olanak sağlıyor.Vigo’ya gelip yapılıcaklar listesinin başına eklemeniz gereken bir eşsiz yerse El Mejor Banco Del Mundo .Buraya otobüsle gidebiliyorsunuz ama sonra o dağın zirvesine çıkmak için ormanın içinden uzun bir yürüyüş yapıyorsunuz.Kayalıkların üstündeki köprü ve günbatımında denize bakması oradan hiç ayrılmamanız için size mutluluk hormonu sağlıyor.Adaların en güzeli Cies Island buraya gitmek isterseniz internet sitesinden gidiş-dönüş ücreti 16£ a feribotla gidebilirsiniz;eğer bu yazıyı okuduktan sonra internetten fotoğraflarına bakarsanız, oraya gittiğinizde de ziyaret ederseniz, lütfen benim için beş dakikanız ayırıp, gözlerinizi kapatıp, martılarının ve dalgalarının sesinin verdiği huzuru dinleyin ve bol bol fotoğraf çekin.

Edinebildiğiniz kadar arkadaş edinin ve oradaki yerli insanlara soru sormaktan çekinmeyin.Ben kaybolduğumda onlara adres soruyordum genel olarak İngilizce bilen insan sayısı az olmasına rağmen İspanyolca size anlatmaya çalışıyorlar ve  anlamadığınızda da size yardımcı olmak için o adrese kadar sizinle yürüyorlar .Eğer İspanyolca’ya benim gibi bir merakınız varsa okul başında bir kere 75£ yatırarak 3 aylık bir İspanyolca kursu alabilirsiniz bu kursu da Türkiye’deki bir dersinizle eşleştirebilirsiniz hem dersinizden geçip hem de yenir bir dil öğrenebilirsiniz.

Vigo’da işinize yarayabilicek faydalı telefon uygulamaları olarak Maps.me internet gerektirmeyen bir uygulama ama öncelikle Vigo’nun haritasını o uygulamaya indirmeniz gerekiyor daha sonra istediğiniz zaman kaybolmadan orada gezebilir ya da gitmeniz gereken bir yeri kolaylıkla bulabilirsiniz. Otobüse binmeniz gerektiğinde hangi hattın kaç dakika içinde hangi duraklardan geçtiğini görebilmek için Moovit’i kullanabilirsiniz.Ryanair ‘in Esn kartlılara özel 8 uçuş indirimi oluyor ve bagaj indirimi oluyor bu bagaj indirimini ben dönerken Porto’dan Madrid’e ücretsiz olarak 20kg bagaj hakkı olarak kullanmıştım bunun haricinde diğer Avrupa ülkelerine seyahat etmenin en ucuz havayolu seçeneği olduğu için indirebilirsiniz.Omio da size bütün avantajlı seyahat etmenin yollarını gösteren bir uygulama. Tren,otobüs ve uçak bilet fiyatlarını aynı anda istediğiniz tarihte size gösteriyor ve hangisi daha çok işinize gelirse onu seçmenize kolaylık sağlıyor.

Tecrübe denedikçe elde edilir,denemek de cesaretle başlar.Erasmus bir cesaret işi ve sonra mükemmel bir deneyim.Kendinizi tanımak için,sınırlarınızı görmek ve aşmak için,sıfırdan hayata başlayıp dilin,kültürün,alışkanlıkların hatta telefon numaranızın bile değiştiği size yenilikler katan bir olanak;eğer bu olanağa sahipseniz ,stresli olmak yerine gittiğinizde her anın tadını çıkarın çünkü Erasmus sonunda dönmek istemeyeceksiniz. Size iletmek istediğim ve  benim edindiğim tecrübeler bunlardı,umarım herhangi bir konuda aklınızda olan bir soru işaretini ortadan kaldırmış olurum .