Have you made up your mind about your destination? The best accommodation deals are being booked fast, don’t let anyone keep ahead!

I want to find a house NOW!

Varşova Deneyimlerim

Tarafından yayınlandı flag-tr İklime Polat Yalçıner — 7 yıl önce

0 Etiketler: flag-pl Erasmus Deneyimleri Varşova, Varşova, Polonya


Varşova’ya anka kuşu benzetmesi yapılırmış. Bunun sebebiyse İkinci Dünya Savaşında yerle bir edilmiş olan şehrin Sovyet iktidarı döneminde yeniden inşa edilerek şu anki halini almasıymış, adeta küllerinden yeniden doğmasıymış. Polonya’nın başkenti olan Varşova’nın turistlerce Krakow kadar tercih edilmemesinin sebebi de bu olmalı, şehrin tarihi dokusunun orjinal olmadığının ve özgün bir kültür yansıtmadığının düşünülmesi. Doğruyu söylemek gerekirse biz de daha çok Krakow’u merak ediyorduk ama Polonya seyahatimize insanların çok eleştirdiği Varşova ile başlamayı tercih ettik.

Varşova'ya kış döneminde gitmiştik, gittiğimizde zamanlamayı yanlış yaptığımızın farkına vardık çünkü kış ayları Varşova için yılın en soğuk zamanlarıymış. Karasal iklime sahip olduğunu bildiğimizden hazırlıklı gittik fakat yine de çok üşüdük. Biz o kadar üşürken yerli halkın ince kıyafetlerle, mini eteklerle, ten çoraplarla ve bileği kısa pantolonlarla gezmesine epey şaşırdık. Size önerim Varşova'ya gideceğiniz zaman kış aylarını seçmezseniz daha etkin bir gezi programı yapabilirsiniz bence.

Ryanair uçağı ile Milano’dan Varşova'ya iki saatte ulaştık. Türkiye’den ise İzmir’den İstanbul aktarması yaparak yaklaşık beş saatte varılıyor. Varşova’da gökyüzü daima bulutlu, gri hava insanı psikolojik olarak biraz yorsa da biz tadını çıkarmaya gitmiştik, nitekim başardık da. Şehir dümdüz bir arazi üzerine kurulu bu da ulaşımı hayli kolay kılıyor. Şehrin her yerinde tramvay hatları döşenmiş, otobüsler de çok sık ve düzenli çalışıyor. Konaklayacağımız otel olan Mercure Warszawa Centrum’a havaalanından 175 numaralı otobüsle yaklaşık yarım saate vardık. Gayet temiz ve modern olan otelimiz şehrin tam yeni merkezindeydi ve aynı zamanda popüler avm’lerden biri olan Zlote Terasy’ın tam karşısındaydı.

Otele varıp eşyalarımızı bıraktıktan sonra taksiyle beş dakikalık yolculukla ve beş Euro ödeyerek Plac Zamkowy yani Castle Square meydanına gittik.Aslında seyahatlerimizde daima yürüyoruz ama bu şehir için hava koşullarından dolayı kural ihlali yaptık. Kral Sigismund Heykeli’nin bulunduğu, üçgen zemin planına oturmuş olan bu meydantarihe tanıklık etmiş, savaş sırasında Naziler tarafından bombalanmış fakat restore edilerek günümüzde rengarenk binalarla çevrelenmiş bir turistik buluşma noktasına dönmüş. Meydanında sokak müzisyenlerini dinleyip dev çam ağacıyla fotoğraflarımızı çekildikten sonra yürüyerek Stare Miasto yani "Eski Şehir" bölgesine vardık. Bu bölge savaştan sonra inşa edilmiş olsa da Varşova'nın tarihini bir nebze de olsa yansıtıyor. Klasik Avrupa mimari örneği olan binaların çevrelediği dar sokaklardan ilerleyerek, Barbican yani alçak surlarla çevrilmiş bölgeye varılıyor. Daracık sokakların etrafında benzer yapıda tarihî evler, genişçe bir meydan ve bu meydanda büyük bir katedral ile pek çok kafe var Stare Miasto’da. Biz gittiğimiz dönemde yılbaşı öncesi olduğu için şehir ışıklarla süslenmiş, christmas marketlar ve buz pisti kurulmuştu. Hava koşulları gezmeyi zorlaştırsa da yeni yıl öncesinde Varşova’da olmak ve o canlılığı yaşamak da ayrı bir keyifti doğrusu.

Nowy Świat caddesi boyunca yürürken sokak sanatçılarının kukla oyunlarını ve müziklerini dinledik. Chopin'in de mezun olduğu Varşova Üniversitesi ( Universytet Warszawski )de bu cadde üzerinde, içeriye girebilirsiniz. Ünlü yemekleri olan pierogi tatmak için iyi bir yer ararken Zapiecek Polskie Pierogarnie çıktı karşımıza. Önündeki kalabalık bize turistik bir yer gibi göründüğü için yemeklerin lezzetinden şüphe ettik ama kalkarken memnunduk. Epey uzun bir sıra vardı, neyse ki iki kişi olduğumuzdan 10 dakika kadar bekledikten sonra oturabildik. Dekorasyonu hoş, çalışanların hepsi gelenksel kırmızı elbiseli ve güler yüzlü idi. Zaten birkaç farklı şubesi olduğunu ve çok beğenilen bir yer olduğunu öğrendik. Çok lezzetli bir sıcak şarap içip yemeğimizi bekledik. İngilizcesi dumplingolan ve esasında Slav kültürünün bir yemeği olarak bilinen pierogi içi dolgulu hamur parçacıkları aslında. Bir nevi bizim mantımız gibi ama daha iri parçalar, öyle ki bir tabakta 6 ya da 9 parça geliyor seçiminize göre. Soslu ya da sossuz seçebilirsiniz. Ayrıca içini de ıspanaklı, patatesli, peynirli, etli olarak seçebiliyorsunuz. Kahve molası için Nowy Świat caddesi üzerindeki Green Caffe Nero’yu seçtik. Kafenin dekorasyonunu, tavan boyunca yükselen kitaplıkları çok beğendik.Manufaktura Cukierkow adlı el yapımı şekerleme dükkanının önünden geçerken koku bizi içeri çekti. Burada hem şekerleme yapımını izleyebilir, hem de taze şekerlemelerden, hediyelik olarak alabilirsiniz. Akşam yemeğimizi Zlote Terasy avm içindeki Sphinx Steak&Grill’de yedik ve etin lezzetini çok beğendik. Tattığımız yemek ve tatlılar çoğunlukla damak tadımıza uygundu.Zlote Tarasyfarklı dış cephesiyle dikkat çeken içerisinde onlarca mağaza ve üst katında restoran ve kafeler bulunan klasik bir avm.

İkinci günümüzde yeni şehir merkezini dolaştık. Stalin zamanında yaptırılan ve şehrin simgesi olan 230 metre uzunluğundakiPałac Kultury i Nauki yani Kültür ve Bilim Sarayı’nda yaklaşık üç bin oda var ve 30. katı turistlere açık seyir terasına sahip. Varşova manzarası eşliğinde içeceğinizi yudumlayabilir ya da sadece manzarayı izleyip inebilirsiniz. Yalnız yukarıya çıkış ücretli ve ücreti 20 Zloty yani 18TL/5EU civarında. Cafe Loft’u öğle yemeği için seçtik ve yemekten sonra caddedeki mağazalarda hızlı bir yürüyüş yapıp ürün ve fiyat karşılaştırmalarında bulunduk. Fiyatlar Türkiye’den çok farklı değil. Herkesten duyduğumuz gibi çok ucuz bir ülke değildi, yani Türkiye’den daha ucuz değil ama elbette diğer Avrupa Birliği ülkelerine oranla oldukça uygun kalıyor. Varşova’dan hediyelik olarak geleneksel kıyafetli Polonya bebekleri, işlemeli porselenler, anahtarlıklar, kartpostallar ve Varşova'nın önemli binalarının bibloları alınabilir.

Barok mimari örneklerinden olan The Royal Palace, Belweder Palace ve The Palace On The Isle ise Lazienki Park’ın içinde yer alıyor. İçinde farklı büyüklüklerde pek çok göl bulunan bu park şehir merkezinde 76 hektarlık alana yayılmış. İçinde zamanında Chopin'in her hafta sonu konser verdiği müzenin bulunduğun Lazienki Park günümüzde yerli halk ile turistlerin dinlenme, spor yapma ve doğayla kucaklaşma alanı olmuş. Biblioteka Uniwersytetu Warszawskiego yani Varşova Üniversitesi Kütüphanesi özgün mimarisiyle ve üst katındaki botanik bahçe sebebiyle turistlerce yoğun ilgi görüyor. Varşova’yı farklı bir açıdan kuşbakışı izlemek isterseniz giriş ücreti 5Zloty olan Tower of St. Anne’s Church ideal noktalardan biri.

Muzeum Pałac Wilanowie yani Wilanow Sarayı Müzesi Kral III. Sobieski tarafından 17. yüzyılda inşa edilmiş. Bu saray şehrin biraz dışında olduğu için biz zaman ayırıp gidemedik ama görülmeye değer bir yer olduğunu okuduk. Görülecekler listenize eklemeniz gereken diğer önemli yerler ise Muzeum Fryderyka Chopina (Frederik Chopin Müzesi), Muzeum Narodowe (Ulusal Müze),  Getto Duvarı Kalıntısı, Muzeum Marii Sklodowskiej-Curie (Mari Curie Müzesi) ve Centrum Nauki Kopernik (Kopernik Bilim Merkezi). Şehirdeki en ünlü heykellerinden birisi savaşta hayatını kaybeden askerlerin anısına inşa edilmiş olan Grob Nieznanego Zolnierza yani Meçhul Asker Anıtı. Bu anıtı Ogród Saski (Sakson Bahçesi) adlı parkın girişinde görebilirsiniz. Bunların yanı sıra şehri ikiye ayıran köprü ile Wisla Nehri üzerinden Praga olarak anılan karşı yakaya geçebilir ara sokaklarda kaybolabilirsiniz.Ayrıca ilginizi çekerse Warszawskie Zoo (Varşova Hayvanat Bahçesi) da bu yakada bulunuyor.

Havaalanına dönerken Modlin Bus otobüslerini kullandık yolculuğumuz hızlı ve rahat oldu. Otobüs biletini Kültür ve Bilim Sarayı’nın zemin katındaki bilet gişesinden aldık. Son olarak birkaç faydalı ipucu vermek istiyorum. Hot Spot tabelasının olduğu yerlerde noktalarda ücretsiz kablosuz internetten faydalanabilirsiniz. Yanınızda kesinlikle bir yağmurluk veya şemsiye bulundurmalısınız. Belki ilkbaharda ya da yazın gitseydik çok daha fazla yer görüp daha çok tadını çıkarabilirdik diye düşünüyorum ancak yine de keşfettiğimiz kadarıyla Varşova güzel bir yerdi.

Sevgiyle kalın..

 

 


Fotoğraf galerisi



Başka dillerde de bulunan içerikler

Burada (Varşova) yaşadığın Erasmus deneyimini paylaş!

Varşova yerini bir yerli, gezgin veya değişim öğrencisi olarak biliyorsan... Varşova hakkındaki düşüncelerini paylaş ! Farklı özelliklerini puanla ve tecrübelerini paylaş!

Deneyim ekle →

Yorumlar (0 yorum)



Hesabınız yok mu? Kaydol.

Biraz bekleyin lütfen

Koşun hamsterlar! Koşun!