Have you made up your mind about your destination? The best accommodation deals are being booked fast, don’t let anyone keep ahead!

I want to find a house NOW!

Prag


  - 1 görüşler

Prag

Tarafından yayınlandı flag-tr Zeynep Dağdeviren — 6 yıl önce

Dünyanın en güvenli şehri muhtemelen.Öyleki Prag ın hemen hemen göbeğinde olan evimin 4 farklı girişi var.ilk buraya geldiğimde uzuncana bir süre istanbul psikolojisini üzerimden atamamıştım. Ve istanbullu olan biri olarak sürekli düşünüyorm eğer istanbulda olsaydım evime herhalde hergece 4 kere hırsız girerdi.sadece bununlada kalmıyor güven bu şehirde saat kaç olursa olsun her yere tek başınıza yürüyebilirsiniz ve başınıza kesinlikle hiçbirşey gelmeyeceğinden emin olabilirsiniz.

Zaten Prag küçücük bir şehir, eğer kestirme yolları öğrenebilirseniz her yere en fazla 20 dakikada yürüyerek ulaşabilirsiniz, tabi şehir dışını saymıyoruz.Ama şehir dışınıda içine katarsak tramway ve metro ile şehrin heryerine en fazla 15 dakika da gitmeniz mümkün. Toplu taşıma öyle gelişmiş ve öyle ucuz ki, senede 3 defa taksiye binersiniz belki oda keyfiniz öyle istiyor istiyor diyedir. 3 aylık senelik biletler var öğrenciyseniz yaklaşık en fazla 20 euro ya geliyor ve bununla bütün toplu taşıma araçlarından limitsiz yararlanabiliyorsunuz.Yada günlük 14 kron luk biletler var. pragda hiç bir ulaşım aracında sürekli kontrol yok. Elinizi kolunuzu sallaya sallaya aylarca bedavaya yararlanabilirsiniz ama eğer olurda bir görevli gelip size biletinizi sorarsa ve biletiniz yoksa o zaman 500 kron ödersiniz ki ben her türk insanı gibi önce oohh nerde beleş oraya yerleş edasıyla gezip sonra 500 kron cezamı ödedikten sonra gidip 3 aylık biletimi almışımdır.bu arada prag da en büyük problem olarak görülen yankesiciliğe de değinmeden geçmeyelim.nerede olursanız olun muhakak çantanız yanınızda dursun.ama dediğim gibi şehir öyle güvenliki başınıza gelebilecek en büyük olay cüzdanınızın çalınması olur.oda paranızı alıp cüzdanınızı bir yere atarlar ve içinde kendinize ait bilgileriniz varsa o cüzdan muhakak size getirilir hayırlı bir vatandaş sayesinde.


Şehrin mimarisi hakkında söylenecek hiçbirşey yok şehrin en kötü yerine gidip en çirkin binaları görseniz bile onda bile bir stil mevcut.Prag ucuz bir şehir, aşırı ucuz değil ama İstanbulla karşılaştırınca ucuz olduğunu söyleyebirim.


Bahar aylarında turist dışında çek görmek çok mümkün değil, ama kış aylarında ıpıssız prag saat öğlen 3 de sokakta yürürsünüz ve kimseyi görmezsiniz hava öyle soğukturki soğuk iliklerinize işler.Ama yinede şehrin tadının en çok o zaman çıktığını düşünüyorum..kimse yokken tek başınıza sanki bütün şehir sizinmiş gibi sakin sakin yürür büyülenirsiniz..


Çek insanlarına gelince, çok sevimli oldukları söylenemez.Ama buna hakvermemekte mümkün değildir..pragda sadece 18 bin amerikalı göçmen yaşamakta..ve bu insanlar genelde durumları iyi olduklarından şehrin en güzel yerlerinde oturmaktadırlar.kimi zaman da şehir kendilerinin babalarının malıymış gibi davranmaktadırlar. 5 senedir burada yaşıyor olmalarına rağman tek kelime çekce bilmeyenleri vardır ve çekleri ingilizce konuşmamakla suçlarlar.ben olsam bende konuşmam bilsem bile hatta yesi gelir insanın.o yüzden ingilizce konuştuğunuz anda sizi amerikalı zannettiklerinden kaba davranabilirler.ama biraz çekceniz varsa 'dobry den' (iyi günler) dediğiniz anda yüzlerinin şekilleri değişir size sıcaklık gösterirler.Ama dediğim gibi pek güvenmemek lazım, çok sohbeti muhabbeti olan insanlar diiller çünkü.


Prag a çok fazla türk turist gelmekte..vaklavska namesti ye ne zaman giderseniz gidin muhakkak bir türk görürsünüz ama bilindiği kadarıyla 600 türk var prag da yaşayan bunların sadece 400 ü kadar kayıtlı sanırım..


Prag ın gerçek tadını çıkarmak istiyorsanız eskişehir meydanı,küçük mahalle,wencesles square (vaklavska namesti) dışında yerlere gidin..uzun uzun yürüyün..vinohradska,zizkov görülmeye değerdir..vinsehrad'da özellikle kalesiyle süper bir manzara sunar..muhakkak vlatanın kenarındaki bir parka oturup pilsener urquell içmek gerekir..şehrin göbeğinde sesten uzak inanılmaz bir huzur verir bu.şehirdeki favori yerlerden birine gelince old town kozi caddesinde casa blu barı muhakak görülmeye değer bir bardır.latin amerika yemekleri ve müziği ve çalışanları ile genellikle prag da yaşayan yabancıların uğrak mekanıdır.


Eklemeden edemeyeceğim. en onemlisi bu sanirim burda..eger devlet dairelerinden birine isiniz duserde allah belami versa daha iyiymis diyorsunuz..hani turkiyede burokrasi var diyorlar ya Burokrasi neymis gelip burda gorun derim ben..bir kere hic bir memurun dedigi digerininkini tutmaz..diyelim arasiniz benim falanca faturam var onu en son ne zaman odiycem dediniz hepsi ayri ayri tarih solerken birden faturaniz gecen seneden kalma cezasi vara kadar gidebilir olay.o yuzden hersey sansa hicbirseyi takip etmek mumkun degildir..ne zaman devlet dairesine isiniz dusse kafka romanlarinin icinde hissesersiniz kendinizi..

- Prag ahalisi artık turistlerden illallah demiştir. dolayısıyla yabancı ve turist olduğunuz için millet size gıcık gidiyor diye bunu kişisel almayın. şehirde iki gün kalıp eve döndükten sonra vay efendim ne soğuk bu çekler şöyle böyle diye atıp tutmayın.

- Taksiymiş kiralık arabaymış bunlardan uzak durun. kazık üstüne kazık yiyip trafikte de sinir stres sahibi olduğunuzla kalırsınız. iş turist gezdirmeye geldi mi bizim taksiciler prag'dakilerin yanında kuyumcu terazisi gibi kalır. akıllı olun; bu şehirde 50'den fazla tramvay hattı, toplam 54 istasyonlu 3 tane metro hattı var. gitmek isteyebileceğiniz hemen her yere her saat (24 saat, evet) tramvay/metro/otobüs mevcut, zaten şehir merkezinde arabayı genelde ya turistler ya buraya alışamamış yabancılar kullanıyor. zaten onun dışında da trafik tam bir facia (yollar şehrin orta yerinde olmadığından siz görmüyorsunuz tabi). toplu taşıma alışın, hem daha çabuk hem daha ucuza gidersiniz. 

- Metro ve tramvayların girişinde bilet kontrolü yoktur, bunun yerine aldığınız biletleri araca bindikten sonra veya turnike geçişinde onaylatırsınız, arada bir de kontrol ederler. kontroller genelde büyük istasyonlarda oluyor ve çok sık yapılmıyor, büyük ihtimal farkedilmezsiniz, yakalansanız da cezası aylık bilet parasından çok fazla değil. ama tabi itliğin lüzumu yok. dün akşam andel'de merdivende çıkarken duyduğum utanmaz zibidiler gibi "abi 25 gündür buradayım bi kere para vermedim metroya" diye kasılmayın. 1 günlük, 3 günlük ve 1 haftalık turist biletleri var, pahalı da değil, onlardan alıp bir kere onaylattıktan sonra her yere gidebilirsiniz.

- Suya para vermeyin, çeşme suyu gayet temiz, herkes içiyor. olmadı bira alın, sudan daha ucuza satılıyor evet.

- Aynı şekilde turlara bilmemnelere de para vermeyin. alın elinize bir harita, zaten gezilecek görülecek yerler belli, paşa paşa gidin görün. oraları gezen turist gruplarına karışıp bedava rehberlik hizmeti de alabilirsiniz.

- Özellikle merkezdeki lokantalar genelde daha kazık olsa da öğle yemeği için ekonomik menüler yapıyorlar, bunları tercih edebilirsiniz. turistik yerlerdeki mcdonalds ve kfc'lerde ingilizce anlaşabilirsiniz, şehir merkezindekiler 24 saate kadar açık olabiliyor. fiyatları ise pahalı, bazen de örneğin akşam 7'den sonra bizim manavlar gibi panoları 180 derece çevirip fiyatlarını bir anda 1.5 katına çıkarabiliyorlar dikkat edin. bir de özellikle aksini söylemezseniz büyük seçim menüleri dayıyorlar ona göre. bir de milk shake, kola vs. alacaksanız büyük boyun fiyatı iki katı olmasına rağmen litresi daha az olabiliyor. yani aynı fiyata iki tane küçük boy alıp daha ucuza getirip daha fazla içebilirsiniz, saçma ama gerçek. özetle ben size ne kadar anlatsam da turist halinizle o veya bu şekilde kazıklanacaksınız, geçmiş olsun.

- Sokak büfeleri güzel bir fast food alternatifi olmakla birlikte ayrı bir kazıklar.

- Yemeği nerede yediğiniz epey farkedebiliyor. bir lokantada tadına baktığınız gibi kusturan aynı isimli yemeği başka bir yerde löpür löpür afiyetle götürüp parmaklarınızı yiyebilirsiniz. en iyisi buradan birilerini bulun ya da tavsiye alın öyle gidin yemeğe. servis ise faciadır ama burada işin raconu böyle. abd'deki gibi sırf "yemeğiniz nasıldı beğendiniz mi?" diye sorduğu için %20 bahşiş talep edenlerin aksine garsonun yüz göz olmayanı makbul. geçerken sizi kenara ittiren garsonlara, tabağın şlak diye önünüze konmasına falan alışın, böyle şeyleri sorun etmeyin.

- Çin lokantaları menüdeki en afilli abuk subuk şeyleri almadığınız sürece iyidir. yiyin tavuklu pilavınızı oturun işte daha ne istiyorsunuz.

-Döviz bozdurmak için türkiye'nin aksine bankaların kurları döviz bürolarınınkinden daha uygundur. hele otellerde falan bozdurmayın sakın, paranızın dörtte birini çöpe atarsınız. şehir dışındaki kurlar şehir merkezine göre daha iyidir. ama en iyisi genelde yabancıların kullandığı özel döviz büroları olup kim ne derse desin çek cumhuriyetinde bulabileceğiniz en iyi kur bunlardadır. bir aktivchange olsun bir camfexgroup olsun arayın bulun bunları işte netten. prag'da uzun süreli kalacaksanız belli miktarlarda döviz bozdurduktan sonra (tek seferde veya fişleri biriktirerek) alacağınız vip kartı ile daha sonra her zaman bu güzel vip kurlarından bozdurabilirsiniz. onun dışında sokakta falan döviz bozdurmayın sakın, sahte veya başka ülkeye ait paralar elinize kakalanır, yine kazığı yediğinizle kalırsınız.

- Daha önce de söylendiği gibi "prag pahalı diye kim demişse halt etmiş". istanbul'da da her gün boğaz kıyısında balık yiyip laila'ya reina'ya giderseniz orası da pahalı olur. şehri gezip tanıyıp keyif almak için illa ki en cafcaflı yerlere gitmenize gerek yok. güzel güzel gezin, tadını çıkarın.

Fotoğraf galerisi


Bu mekanı puanla ve yorum yap!

Burayı (Prag) biliyor musunuz? Bu mekanla ilgili görüşlerini paylaş.


Hesabınız yok mu? Kaydol.

Biraz bekleyin lütfen

Koşun hamsterlar! Koşun!