Napoliye dönüş

Tarafından yayınlandı flag-tr Fatih Gönültaş — 4 yıl önce

Blog: İtalya turu
Etiketler: flag-it Erasmus blog Napoli, Napoli, İtalya

Merhaba bu kısım napoli bölümünün üçüncü kısmı niteliğindedir. Ve Pompei antik şehrinden döndükten sonra napolide ilk olarak hostele geçmek istedim saat beş altı gibiydi ve akşam olmak üzereydi. Bende hostele giderken italya ne kadar çok Afrikalı ya da sokakta kalmış evsizler olduğunu fark ettim ama bununla beraber neredeyse her ünlü bölge çevresinde ağır silahlı İtalyan askerleri vardı. Ben çok fazla huzur olmadığını gördüm orada yani gerçekten her tarafta asker veya homeless olması çok fazla iç açıcı değil. 

Ve yolculuktan sonra hostele geldim ve bana kod vermişlerdi hostel yedinci katta ve onun için asansör vardı . Fakat kodlu bir asansör . Ben bana verilen kodu girdim öyle çalıştı çok saçma bence çünkü apartmanın içinde ne gerek var sanki millet dışarıdan gelip ‘aaa burada asansör var gelin binelim’ diyor. Hahah gerçekten saçma . Sonra girdim odaya felan duş aldım rahatlamıştım çünkü gezmekten terlemiştim baya ve sıcaktı hava biraz. Duş aldım ve biraz uzandıktan sonra çıktım tekrar dışarı. Ve bu sefer napoli sokaklarına daldım . Geniş ana caddeleri vardı yani tramvay yapılmaya uygun. Ama tramvayları yoktu neyse ben gezerken ünlü bir yer vardı adı heralde galeri umberto ha girdim oraya süper birşeydi ya böyle içi kubbeli felan baya büyük bir yapıydı. Ve içinde dükkanlar felan vardı millet alışveriş yapıyordu bir yandan tadilatta vardı sesler geliyordu. Biraz orada geze durduktan sonra fotoğrafta çektim tabii hahah ve çıktım oradan . Benim rotam sahile yani sahilde ki kale tarafına doğruydu onun için devam ettim o tarafa doğru.

İlerlerken yine burnuma güzel kokular gelmeye başlamıştı karşı tarafta pizzacı vardı ama burası farklıydı yani küçük işletmeydi ama müşterisi çoktu. Aslında ben bilirim böyle yerler daha güzel yapar. Mesela Türkiye’de kelle paça küçük işçilerin gittiği yerde içilir çünkü lüks yerler güzel yapamaz sevgi Katamaz değil mi? Ha işte ben de hemen karşıya geçip girdim içeri ve sordum fiyatını kalabalıkta zor olmuştu konuşmak ve o bana eliyle işaret etti ortalama pizza dilimi altmış sent felandı. Bende bir tane aldım ve kola da aldım. Şimdi siz dersiniz neden bir dilim aldın ucuz işte alsaydın iki dilim diye değil mi? Ama dilimlerin boyutu büyüktü yani normalin ili katı kadardı. Neyse sonra ben bunu bir tattım varya restauranta dediğimden daha güzel diyebilirim süperdi. Boşuna dememişler işçi lokantaları daha iyi. 

Sonra ben orada yerken annem beni whatsaptan görüntülü aramıştı hahah bende onlara gösterdim hahah bi canları çekiyor varya görmeniz lazımdı hepsini kudurttum yaa kötüyüm ben. Sonra konuştuk felan bende kalktım daha kaleyi felan görücem ya onun için. Ve yürümeye devam ettim sonra güzel bir kısma geldik binalar felan lüks güzeldi . Fotoğraflar çektim bir sürü ve yola devam ettim. Biraz daha yürüdük ve kaleyi gördüm attık sahildeydim ve kaleye yaklaştım kalenin yanında ki sahilde denizin üstünde restaurantlar vardı lüks çok güzeldi ışıklar felan . Bu arada akşam olmuştu artık. Kale biraz karanlık kalmıştı net göremiyordum sadece ışık vuran tarafı görünüyordu. Ama heybetli ve büyüktü. İlkkez denizin üstüne yapılmış kale görmüştüm. Sonra kale ile sahili birleştiren yol vardı oraya gitti ve o aralar da resataurantlar vardı. Biraz bakınıverdim sonra oradan ayrılıp napolinin işlek caddelerine gitmek için yola koyuldum.

Baya gitmiştim artık ara caddelerden geçerken şehrin en savunmasız halini tüm çıplaklığı ile görebiliyordum. Farklı binalar vardı yüksek binalarını arasında çürük denebilecek eski binalar vardı ve buralarda muhtemelen düşük gelirli ailerler ya da insanlar yaşıyordu . Ve o tarz evlere hep Afrikalı insanlar girip çıkarken bana yabancı gibi bakmaları ,izlemeleri biraz beni ürkütü veriyordu. Gerçi yabancıydım fakat düşüncelerim sizinle demek istiyordum şu kapitalizm bizi bu duruma getirmişti çünkü. Neyse burada o konulara girmeyelim. Ve bir sokağa girdim küçük çocuklar iki tane top oynuyorlardı top bana doğru geldi ve bende onlara pas verip gülümsedim. Sonra yan tarafta oturan muhtemelen ailesi olan kişiler bana baktı bende onlara kafa sallayıp gülümseyerek merhabalaştık ve ben devam ettim. Yani işte bu kadar basit insanların birbirine samimi bir şekilde etkileşim kurması. Tabii arada her zaman bir etken olması gerekiyor mesela o çocuklar bizim aramızda ki etken di. Ve bu etken bizi belki bir araya getirip daha ileriye taşıyabilirdi. Yani çocuklar herşeydir...

Neyse ben devam edeyim , yürürken sokalarda ben evlere ,dükkanlara ,insanlara baka baka geçtim gittim hepsini izledim çünkü merak ediyorum bu insanlar nasıl yaşıyor? Ne yapıyor? Bence bu çok güzel birşey. Sonra o ünlü markaların olduğu caddeye ulaştım. Ama çoğu dükkan kapalıydı hep akşam dı çünkü. Bende biraz bakındım be dükkanlar var diye. Ve bir tane bilboardta harita vardı . Gösteriyordu şehri ve iki tane aralarında İngilizce konuşan adam da vardı bakıyorlardı onlar haritaya . Ve bende baktım ama anlamadım biz neredeyiz . Sordum onlara biz neredeyiz ?diye fakat onlar da anlamamıştı hahha . Haritalarına sokayım her şeyi gösteriyordu bizi yok. Sonra ben artık çok yorulmuştum Ve hostele dönmek istedim . Yavaş yavaş artık farklı bir yoldan devam ettirdim gezmeyi. Yine sokaklardaydım. Fakat insan huzur bulabiliyor boş sokaklar, farklı yaşamlar insana farklı hissettiriyordu. Bu güzel bir histi benim için  ve öyle gezine gezine ilk pizza yediğim restaurantın oraya gelmiştim yine. Ve baktım öyle ve yanından geçerek hostele gittim. Asansöre bindim ve girdim içeri. Millet vardı bir sürü sohbet felan ediyorlardı kendi aralarında. Tabii bunlar hep hostelde kalan benim gibi kişiler oldukları için bende gidip katılabilirdim. Ama ben yorgundum millete selam verip odaya geçtim. Üstümü felan değiştirdim. Ayakkabıyı çıkarmamla koku çıkması bir oldu . Hahah o neydi ya. Normalde imkansız yani kokması Benin ayakkabılarımın Hahah. Neyse gittim ayaklarımı yıkadım Ve yatağa girdim ve yattım. Millet felan vardı hep odada hafiften ses geliyordu fakat ben alışmıştım artık dört kişilik kredi yurtlar kurumu yurtlarında kala kala. Bilen bilir neyse ama bende uyurken  gürültü ve sesten hoşlanmam ama yapacak birşey yok. 

Ve sabah oldu saat dokuz gibiydi . Hemen kahvaltı yapmak için kalktım önce yüzümü felan yıkadım sonra mutfağa geçtim. Hostellerde kahvaltı güzel oluyor portakal suyu garip ama tadı güzel ekmek felan reçel, peynir herşey vardır. Tabii ki kaldığınız yere göre değişiyor. Sonra check out yapmaya az kalmıştı yani çıkış yapmaya, bende üstlerimi , çantamı topladım ve hoşçakalın diyerek ayrıldım orandan. Otobüsüm vardı roma‘ya . Bende metro ya tekrar binerek ana istasyona geldim ve istasyonun arkasında  filxbus yeri var oraya geçtim ve bekledim. Aradan bir saat sonra otobüsüm geldi ve ben çıktım yola. 

İşte napoli maceram bu kadar dı ve aslında çok fazla birşey olmadı ama Pompei çok güzeldi iyi ki oraya gitmiştim. Neyse sizler lütfen bekleme kalın. Yakında roma yazım gelicek. Teşekkürler ve lütfen youtube kanalıma destek olunuz. Kanal adı : Fatih gönültaş


Fotoğraf galerisi


Yorumlar (0 yorum)


Kendine ait Erasmus blogunun olmasını ister misin?

Yurtdışında yaşamayı tecrübe ediyorsan, tutkulu bir gezginsen veya yaşadığın şehri tanıtmak istiyorsan... kendi blogunu oluştur ve maceralarını paylaş!

Erasmus blogumu oluşturmak istiyorum! →

Hesabınız yok mu? Kaydol.

Biraz bekleyin lütfen

Koşun hamsterlar! Koşun!