Lizbon'dan İzlenimler

Öncelikle herkese Lizbon'dan selamlar. İki haftadır Lizbon'dayım. Lizbon üniversitesi hukuk fakültesinde erasmus yapıyorum. Herkesin olduğu gibi benimde buraya gelmeden önce korkularım, endişelerim vardı. Bu bloğu yazma sebebim benim gibi olan öğrencilere yardımcı olup, yol gösterebilmek. İlk olarak şunu söylemeliyim ki bu gerçekten çok büyük bir macera, cesaret gerektiriyor. Farklı bir ülkeye gidip yaşam sürmek eşsiz bir deneyim. Bunu yaşadığım için kendimi çok şanslı hissediyorum.

İlk olarak Lizbon'a korku ve endişeyle indim. Bavullarımı alıp çıktıktan sonra neyseki beni karşılayan arkadaşı buldum. Havaalanından çıktıktan sonra dikkatimi ilk çeken şey insanların belirli bir düzen içerisinde olmasıydı. İnsanlar taksiye binmek için bile sıra bekliyorlar. Daha sonra kalacağım yurda vardım. Ailemden ayrılışımın verdiği kederi buradaki insanların sıcakkanlılığı bir nebze de olsa unutturdu. Portekizliler gerçekten çok samimi ve yardımsever insanlar. Beni karşıladıkladıkları günden bu yana yüzlerinden gülümseme eksik olmadı. Dışardada durum aynı. İnsanlar İngilizce bilmeseler bile yardımcı olmaya çalışıyorlar. Hatta bazıları sizi tutup aradığınız adrese bile götürüyorlar. İnsanların böyle samimi olması gerçekten kendinizi mutlu hissetmenizi sağlıyor.

Lizbon tıpkı İstanbul gibi yedi tepe üzerine kurulmuş. Şehrin yapısı, sokakları İstanbul'u anımsatıyor. Şehrin o kadar kalabalık olmaması burayı daha düzenli bir kent yapıyor. Sokaklar, caddeler gayet düzenli ve güzel. Genelde yüksek katlı apartmanlar yok. Eski küçük Lizbon evleri çok yaygın turistik yapılar. Yollar, kaldırımlar temiz ve düzenli. Genekde insanlar kurallara uyuyorlar. 

Şehrin çok Farklı bir havası var. Hem eski deniz kenarı evlerinde kendinizi bir balıkçı kasabasında hissettiriyor hem de size Avrupa'nın bir başkentinde olduğunuzu hatırlatıyor. Eski ve yeniyi gayet güzel harmanlamışlar. Şehirde gezilecek çok yer var. Gittiğiniz her yer size huzur veriyor. 

Burada sevdiğim şeylerden biri de ulaşımın kolay olması. Kent dört farklı metro hattı üzerine kurulmuş. Bu hatlardan kolaylıkla şehrin bir ucundan öteki ucuna gidebiliyorsunuz. Sabah 6.30'dan gece 01.00'e kadar hizmet veren metro şehrin kalbi. Ayrıca otobüs kullanımı da çok yaygın. Her saatte otobüs bulabilmek mümkün.

Lizbon'da gece hayatı çok popüler. Henüz gece birkaç yere gitmeme rağmen Portekizlilerin eğlenmeyi çok iyi bildiğini anladım. Birçok klüp vb mekan var. Tabi sakin yerler arayanlar için ise Fado müziği iyi bir tercih olacaktır. Portekizli kadınların denizci kocaları için söylediği acıklı şarkılardır Fado. Bizdeki türküler gibi. Günümüze kadar popülerliğini korumuş ve bir kültür haline gelmiş.

Bu yazımı Portekizdeki mali durumla bitirmek istiyorum. Portekiz euro kullanan diğer Avrupa ülkelerine göre ucuz bir yer. Ama TL'nin değer kaybetmesi bizim için dezavanaj. Fikrimce bir öğrenci için yine de ideal.

Son olarak söylemek istediğim şey iyiki burayı tercih ettiğim. İnsanlarıyla, şehrin güzel yapısıyla Lizbon görülmeye değer harika bir şehir. Seçerseniz pişman olmazsınız.

Fotoğraf galerisi