JenTower

Merhaba! Ben bu gün sizlere Jena şehri hakkında konuşmak istiyorum. Ben burada yaklaşık bir yıl süreyle Erasmus öğrencisi olarak kaldım ve hala da kalbimin bir köşesinde hatırası kalıyor. Jena Thüringen ormanının ortasında yerleşen küçük bir öğrenci şehri. Hala da bu şehirde orta çağa ait görünüm has. Ama şehrin bazı hisselerinde modernizm eski çağla adeta buluşuyor ve eşsiz bir görünüm ortaya çıkmış oluyor.

Şehrin sembollerinden biri de Jen-Tower ve bazen ironik şekilde Penis Jenensis ve ya Keksrolle (bisküvi) adlandırılıyor. 159. 60 metre yüksekliği sebebile Doğu Almanya'nın en yüksek binası durumunda. Bu binanın tarihi meşhur alman enstrümançı Carl Ziss ile özdeşleştiriliyor. Bu bina 1972 yılında Hanselmann tarafından yapılmış ve şimdi şirketlerin ofisleri ve alışveriş merkezi olarak kullanılmaktadır. Kulenin en beğendiğim tarafı ise binanın en yüksek tepesine çıka bilir ve Jena şehrinin benzersiz ve büyüleyici görüntüsüne kendi gözlerinizle baka bilirsiniz.

Kule her gün saat sabah 10'dan akşam 11'e kadar açık ve giriş sadece 3€. Girişte henüz asansörlere varmadan ilk olarak sanat galerisi ile karşılaşacaksınız. En üst katta şehrin mükemmel görüntüsü sizleri bekliyor olacak. Buraya gelmek için en ideal saatler bence günbatımından önce. Çünkü bu saatlerde güneş artık batmaya başlıyor ve havanın rengi maviden hafif turuncu renge evriliyor ve aynı zamanda bütün şehir görüntüsü de değişmiş oluyor. Gerçekten de büyüleyici bir görüntü! Akşam üzeri ise şehrin Işıkları havanın karanlığı ile mükemmel bir tandem oluşturuyor. Böylelikle, Jena size eşi benzeri olmayan büyüleyici bir görüntü vad ediyor.

Kule size ilham verecek!