Doğanın Başkenti: Bolu
Gezmeyi, görmeyi, öğrenmeyi, eğlenmeyi seven ve sevdiren herkese, Erasmus öğrencisi olan ve olacak olanlara, bloğumu okuyan ve okuyacak olan herkese merhabalar arkadaşlar!
Türkiye seyahatimize resmi başkentimiz Ankara'dan başlamış, kültür başkentimiz Istanbul ile devam etmiş ve son olarakta, hep beraber turizm başkentimiz Antalya'yı gezmiştik. "Bu ülkenin ne çok başkenti varmış yahu!" dediğinizi yine duyar gibiyim. Sizleri tüm güzel duygularım ve yüzümdeki gülümsemeyle birlikte başka bir başkente, doğanın başkenti Bolu'ya davet etmek istiyorum.
Bolu'nun benim hayatımda çok özel bir yeri olduğunu fakat uzun bir süreden beridir de Bolu'ya gidemediğimi belirtmek isterim. Bolu'nun benim için bu kadar özel olmasının sebebi ise Bolu'da doğmuş olmam, bebeklik yıllarımı ve çocukluğumun ilk zamanlarını bu şehirde geçirmiş olmamdır.
Diğer bir yandan da itiraf etmeliyim ki, insanın memleketi doğduğu yer değil, doyduğu yerdir. Bu bağlamda, benim memleketim Türkiye'nin Körfez şehri olan Kocaeli'dir diyebilirim. Diğer yazılarımdan birinde Kocaeli'ne gelecek olan Erasmus öğrencileri için önemli bir dizi tavsiye içeren yazılar yazacağımı da ayrıca belirtmek isterim.
Şimdi sizleri çok sıkmadan, Bolu hakkında genel bilgiler verdikten sonra hemen Bolu gezi duraklarımıza geçmek istiyorum.
BOLU GENEL GÖRÜNÜMÜ
Bolu, Türkiye'nin yedi idari bölgesinden biri olan Karadeniz Bölgesi'nin batısında yer alıyor ve "Türkiye'nin Doğaz Güzellikler Başkenti" olarak anılıyor.
Bolu'nun coğrafi olarak dağlarla çevrelenmiş olduğunu ve şehrin hiçbir deniz ya da büyük bir göl ile bağlantısı olmadığını düşünürsek, Bolu'da soğuk ve sert bir iklim çeşidi olan Karasal İklimin görülüyor olduğunu kesin bir dil ile söyleyebiliriz. Karasal İklimin etkisi ile kış mevsimi ayları soğuk ve sert; yaz mevsimi ayları ise yeterince sıcak geçiyor.Tüm bu etmenlere bağlı olarak, özellikle kış turizmi açısından Bolu'nu çok yüksek bir öneme sahip olduğunu söyleyebiliriz. Yaz ayları açısından da piknikseveler açısından ayrı bir önem arz ediyor.
Diğer bir yandan, Bolu, kaplıcaseverlerin bir numaralı buluşma noktalarından bir tanesi olarak görülüyor.
BOLU GEZİSİ NASIL PLANLANDI?
Bolu'yu gezmek için önceden araştırma yapmama ya da gezmek için belirlemek zorunda olduğum bir zaman dilimine gerek yoktu. Çünkü, babaannem ve dedem, burada ikamet ediyorlardı. Babaannem ve dedemle beraber istediğim kadar kalabilirdim. Kapılarını bana sonuna kadar açacaklarından adım kadar emindim ve hep öyle kalacağım. Bu yüzden, spesifik araştırmalar yapmadan ve kendimi sınırlamadan dinlene dinlene gezmeye karar verdim. Zaten gezilebilecek pekçok yeri gezmiştim. Şimdi ise santimetre karesine kadar ezberlediğim bu yerleri, sanki daha önce hiç gezmemişçesine gezme kararı vermiştim. Kararımı verdiğimde ise geriye sadece bavulumu hazırlamak kalmıştı. Bavulumu hazırladıktan sonra ise yollara düşmeye...
BOLU YOLLARINDA...
"Bolu Yollarında" bölümüne size verebilecek olduğum bir kaç küçük tavsiye ile başlamak istiyorum. Bu tavsiyelerim Antalya'ya ulaşım üzerine olacaktır ve şu şekilde sıralanabilir:
- Eğer Bolu'ya yurt dışından seyahat ediyorsanız, uçak kullanmanız en uygunu olacaktır. Burada, Bolu'da herhangi bir havalimanı olmadığını da belirtmeliyim. Bolu'ya ulaşmak için Istanbul Havalimanları'ndan birinde inebilir ve gideceğiniz yere şehirlerarası otobüsler ile ulaşabilirsiniz. Tahmini bir rakam vermem gerekirse, İstanbul ve Bolu arasındaki mesafenin yaklaşık olarak 270 km olduğunu ve yine yaklaşık olarak 3 saat içerisinde alınabildiğini söyleyebilirim.
- Eğer Bolu'ya yurt içi şehirlerden seyahat edecekseniz, şehirlerarası otobüs ya da özel araba kullanabilirsiniz. Ama bana sorarsanız, şehirlerarası otobüs kullanmanız en ideal seçim olacaktır. Çünkü, bezin fiyatları bazında değerlendirildiğinde mali anlamda sizi çok daha rahatlatacaktır. Zamanınızı nasıl kullanmak istediğinize ve yol için harcamayı gözden çıkardığınız paraya göre bu seçiminizi yapabilirsiniz.
Ben bu seçenekler arasından, her zaman yaptığım gibi, şehirlerarası otobüsü kullanmayı tercih etmiştim. Kocaeli Şehirlerarası Otobüs Terminali'nden 13.00'te Kamil Koç şirketine ait otobüse binecek ve yakaşık olarak mola ile birlikte 15.00'ta içerisinde Bolu Şehirlerarası Otobüs Terminali'ne inmiş olacaktım. Bu bağlamda, yaklaşık olarak 2 saat içerisinde Bolu'ya varmış olacaktım. Bolu yolculuğunun en güzel kısmı ise otobüs Bolu Dağı'nı tırmanırken izlediğim o nefes kesen manzara olurdu hep. Ama şimdi Bolu Tüneli'nin yapılması ile beraber tüm otobüsler tüneli kullanmayı tercih ediyor.
Bu arada, eğer özel aracınız ile Bolu'ya seyahat ediyorsanız, lütfen Bolu Dağı istikametini kullanınız. Eğer bu istikamette giderseniz, yolda el emeği göz nuru hediyeliklerden ve ev eşyalarından alabilir, yöresel lezzetleri tadabilir ve "İsmail'in Yeri"nde leziz bir et yiyebilirsiniz. Eğer Bolu'ya gitmeye karar verirseniz ya da yoldaysanız bunu şiddetle yapmanızı tavsiye ediyorum.
BOLU DURAKLARIM
1. BOLU ŞEHİR MERKEZİ (BOLU'NUN ŞANZELİZESİ)
Bolu'ya gittiğinizde, konaklayacağınız yer kesinlikle şehir merkezine yakın olacaktır. O yüzden, yürüyerek tüm şehir merkezini gezebilir ve kaldığınız süre içerisinde bu şehir merkezinde basılmadık taş bırakmayabilirsiniz.
Bolu Şehir Merkezi, bundan beş ya da altı sene öncesine kadar arabaların rahatça girebildiği sıkışık bir şehir merkezi konumundayken, dedemlerin anlattığına göre dönemin Bolu Belediye Başkanı'nın Hollanda'ya gitmesi ve Hollanda Caddelerini görmesiyle beraber bir restorasyon çalışmasına alınmış. Şu an ise hiçbir taşıt Bolu Şehir Merkezi'ne giremiyor ve Bolu Şehir Merkezi adeta sadece yayalara açık olan 5 şeritli bir yol konumunda yer alıyor.
Bolu Şehir Merkezi'nde, Bolu Belediye Binası'nı ve bina önündeki "Köroğlu Heykeli"ni görebilirsiniz. Konusu açılmışken, Köroğlu Bolu'nun en önemli kişiliklerinden ya da daha doğru bir ifadeyle simge kişiliklerinden birisidir. Bu yüzden, Bolu'ya gittiğinizde Köroğlu'nun hikayesini öğrenmeniz faydalı olacaktır.
Diğer bir yandan, Bolu Şehir Merkezi boyunca uzanan bisiklet yolunu, kiralayacağınız aile bisikletleri ile keyifli bir şekilde gezebilirsiniz. Yorulduğunuzda ya da acıktığınızda bisikletinizden inerek gözünüzün önünde hazırlanan yöresel lezzetleri tadabilirsiniz. Özellikle sac üzerinde köylü teyzeler tarafından hazırlanan "gözleme"yi tatmanızı tavsiye ediyorum.
2. BOLU ABANT GÖLÜ TABİAT PARKI
Bolu denilince akla gelen ilk yerlerden birisi Bolu Abant Gölü Tabiat Parkı'dır. Bolu'nun en bilinen sembollerinden biri olduğu gibi aynı zamanda ülkemizin doğa harikası alanlarından birisi konumunda yer almaktadır.
Bolu Tabiat Parkı'na sabahın erken saatlerinden gittiğinizde, güne meşhur serpme kahvaltımız ile başlamanızı öneririm. Açık ve temiz havada iştahınız açılacak ve daha önce hiç yemediğiniz kadar yiyecek ama şişmeyeceksiniz. E bu da açık havada köy kahvaltısı yapmanın avantajı olsa gerek. Kahvaltının ardından, yediklerinizi eritmek amacıyla göl etrafında yürüyüşe çıkabilir ve her mevsim ayrı bir güzelliğe sahip olan göl manzarasını, gölün etrafında belirli aralıklar ile bulunan banklara oturarak izleyebilirsiniz.
Tüm bunların üstüne, yetkili kişiler eşliğinde at binebilir ya da fayton ile hoş bir gezintiye çıkabilirsiniz.
Kendimden örnek vermek gerekirse, Abant Tabiat Parkı'na sabahın erken saatlerinde yanımıza aldığımız kahvaltılıklarımız, mangalımız ve mangal malzemelerimiz ile beraber gideriz. Güzel bir sabah kahvaltısının ardından semaverde çay keyfi yapar ve göl etrafında yürüyüşe çıkarız. Öğleden sonra ise aile büyükleri mangal başında uğraşırken biz gençler olarak topun başına geçer ve etler olana kadar eğlencemize bakarız. Tüm bu süreç içerisinde, etrafımızdaki diğer aileler ile kaynaşmış olacağımızdan gün daha eğlenceli hale gelmiş olacaktır.
3. BOLU GÖLCÜK TABİAT PARKI
Bolu Gölcük Tabiat Parkı'nın içerisinde yer alan göl, Abant Gölü'nin aksine doğal yollardan oluşmuş bir göl değil, yapay bir göldür. Burayı, kış aylarında aşırı derecede çamur olduğundan ya da olabileceği ihtimalini göz önünde bulundurduğumuzdan ötürü, yaz aylarından ziyaret etmek en uygunu olacaktır.
Gölcük Gölü, yapay bir göl olmasına karşın, özellikle yaz mevsimi ayları içerisinde ziyaretçilerine muhteşem manzaralar sunmaktadır. Düğün resmi çektirmek isteye çiftleri her daim bu göl etrafından görebilirsiniz.
4. YEDİGÖLLER MİLLİ PARKI
Yedigöller Milli Parkı, adından da anlaşılacağı üzere yedi adet gölden oluşmaktadır. Babamın bana söylemesine karşın bu yedi gölün isimlerini maalesef teker teker anımsayamıyorum. Fakat anımsadığım bir şey var ise, o da Yedigöller Milli Parkı'na giden herhangi bir resmi toplu taşıma aracının olmayışıdır. Eğer bu milli parkı ziyaret etmeye karar verirseniz, bu ziyaretinizi kendi özel aracınız ile gerçekleştirmek zorunda kalacaksınız demektir. Ayrıca, parka giden yolların bir türlü yapılamadığını ve gidiş yolu sürecinde çok dikkatli olmanızı tavsiye ederim.
Yedigöller Milli Parkı'nda, Abant'ta ve Gölcük'te olduğ gibi çadır kurup kampçılık faaliyetlerinde bulunabilir, göller etrafında yürüyüşe çıkabilir ve birkaç kare fotoğraf çekilip kendinizi tabiat ananın kollarına bırakabilirsiniz.
5. AKKAYA TRAVERTENLERİ
Akkaya Travertenleri, Bolu'nun Mudurnu ilçesinde yer alıyor. Buraya kendinize ait özel aracınızla rahat ir şekilde ulaşabilirsiniz. Bununla beraber, Akkaya Travertenlerini görmeye karar verdiğinizde, Bolu'da geçirecek olduğunuz günlerden birini buraya adamaya hazır olmalısınız. Çünkü, burada sadece travertenler bulunmuyor. Söz konusu travertenlerin arka planında mükemmel bir altyapısı olan müthiş büyüklükte bir piknik alanı ve misafilerin kullanabileceği sodalı sudan oluşan bir havuz yer alıyor. Bu suya girip rahatlayabilir ve şifa bulabilirsiniz.
Ayrıca travertenlerin, yıllar geçmesine ve tüm aşınmalara rağmen, güzel halini koruduğunu ve ziyaretçilere mükemmel manzaralar sunduğunu da eklemeliyim.
6. SEBEN KAYA EVLERİ
Seben Kaya Evleri, Bolu'nun en önemli tarihi yapılarından birisi olma özelliğini taşıyor. Frigler dönemine ait olduğu düşünülen bu evler, günümüzde hala özgünlüğünü korumaktadır ve yerli turistlerin dikkatini çektiği kadar yabancı turistlerin de dikkatini çekmektedirler.
Eğer Seben Kaya Evleri'ni ziyaret etmek isterseniz, yapacağınız şey çevre köylere giderek çayınızı eşsiz manzara karşısında yudumlamak olacaktır. Fotoğraf çekmeyi de sakın ihmal etmeyiniz.
7. KARTALKAYA KAYAK MERKEZİ
Bolu, karasak iklimin görülmesi nedeniyle Türkiye'nin en soğuk şehirlerinden biri olarak nitelendiriliyor. Bolu, özellikle kış aylarında mevsimlik bir göç alarak kış mevsimi severleri ve kış sporları severleri ağırlıyor. Söz konusu kış sporlarının yapıldığı yegane tesis ise Kartalkaya Kayak Merkezi'dir.
Kış aylarında, Kartalkaya'ya gelebilir ve kış sporlarının tadını çıkartabilirsiniz. Bu arada ben Kartalkaya'ya gidip sadece gezinmek ile yetindim.
Anlayacağınız üzere, Bolu gerçekten "Doğal Güzelliklerin Başkenti" olarak nitelendirilebilecek bir şehirdir. Kendim gezmiş olduğum ve sizin gezmeniz için önerdiğim yerlerin ortak özelliği doğal güzellikleri ile ön plana çıkmaları ve gerçekleştirilen ya da gerçekleştirilecek olan faaliyetlerin benzer ya da aynı olmasıdır.
Artık Bolu yazımızımızın sonuna gelmiş bulunuyoruz. Doğduğum şehir Bolu'yu gezmenizi ve doğal güzelliklerini görmenizi en içten dileklerim ile temenni ediyorum. Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere... Hoşçakalın...
Fotoğraf galerisi
Kendine ait Erasmus blogunun olmasını ister misin?
Yurtdışında yaşamayı tecrübe ediyorsan, tutkulu bir gezginsen veya yaşadığın şehri tanıtmak istiyorsan... kendi blogunu oluştur ve maceralarını paylaş!
Erasmus blogumu oluşturmak istiyorum! →
Yorumlar (0 yorum)